USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

KAPSAMLI DENETİM YAPILMALI

KAPSAMLI DENETİM YAPILMALI

KAPSAMLI DENETİM YAPILMALI
13-12-2021 07:00
Google News

Arife DEFNE ARSLAN

MHP Sivas Milletvekili Ahmet Özyürek; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin Ticaret Bakanlığı, Rekabet Kurumu ve Helal Akreditasyon Kurumu bütçeleri üzerine konuştu. Alınan önlemlerle küresel ekonomideki toparlanmalara uyum sağlayan ülkelerden biri olma yolunda ilerlediğini kaydeden Ahmet Özyürek, “Ekonomide ihracata dayalı istihdam dostu gelişmenin sağlanabilmesi için üretimde ve ihracatta ithalata olan gereksinimin azaltılması önemlidir. İhracatta artışı sağlayacak sürdürülebilir büyüme politikaları geliştirilerek dünya ekonomisiyle bütünleşme gerçekleştirilmelidir” diye konuştu.

Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’nin 2021 yılı Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre ihracatının yüzde 33,9, ithalatının ise yüzde 22,5 oranında artış arttığının altını çizen Özyürek, “İlk 10 ayda ihracatın ithalatı karşılama oranı, geçen yılın aynı dönemine oranla artarak yüzde 84,3'e ulaşmıştır. İhracatın ithalatı karşılama oranında yaşanan artış bizim için memnuniyet vericidir. Yaşanan pandemi süreciyle birlikte hayata geçirilen sanal yurt dışı pazarlama faaliyetleri çerçevesinde ihracatçılarımızın tanıtımına olanak sağlanmıştır” açıklamasında bulundu.

Özyürek, “Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle marka olarak ‘Türkiye’ ibaresinin kullanımı duyurulmuştur. Aziz Türk milletimizin köklü, tarihî değerlerini daha iyi temsil etmesi açısından ihracat ürünlerimizde ‘Türkiye’ markasına gereken özen gösterilerek güçlendirilmesi millî bir görevdir. Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'la yapılan düzenlemelerle piyasanın olağan akışını bozarak piyasa aksaklıklarına sebep olan fahiş fiyat artışı ve stokçuluk faaliyetleri düzenlenmiş, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu kurulmuştur. Tüm piyasalarda fahiş fiyat artışı ve stokçuluk faaliyetlerine fırsat verilmemesi için kapsamlı ve etkin bir denetim sistemi oluşturulmalıdır. Meslek standartları geliştirilmeli, esnafa ihtisas kimliği kazandırılmalı ve mensubiyet bilinci oluşturulmalıdır. KOSGEB kredi ve desteklerinden yararlanmak üzere, esnafa özgü bir destek programı uygulamaya konulmalıdır. Esnafın vergi ve prim oranlarında indirim yapılmalı, elektrik, su ve doğal gaza özel tarifeler getirilmelidir. Diğer yandan, emeklilik için prim gün sayısında ve emekli aylıklarında eşitlik sağlanmalıdır. Geçmişte esnaf olarak çalışılmış süreler ‘daha önce kayıt ve tescil’ şartı aranmadan hizmete sayılmalı, geçmiş hizmetlerin borçlanılmasına imkân verilmelidir. Millî ekonomimiz ve dış ticaretimizin güvenliği için gümrüklerimizdeki dijitalleşme ve modernizasyon çalışmalarının yanı sıra kaçakçılıkla mücadele faaliyetlerinin de hassasiyetle üzerinde durulmalıdır. Ticaretin devamlılığının sağlanması ve toplum sağlığının korunması adına gümrük kapılarında önemli tedbirler alındığını görmekteyiz. Kaçakçılıkla mücadele çalışmaları sürdürülmeli, risk temelli kontroller etkinleştirilmeli, Millî Tarama Sistemi Projesi ve Tarama Ağı Projesi'nin uygulanmasında etkinlik sağlanmalıdır. Eşya, taşıt ve yolcu kontrollerinde ileri teknolojiye sahip sistemler ve uygulamalar yaygınlaştırılmalıdır. Geliştirilen veri yönetim hedefleme yazılımının etkinliğinin sağlanmasıyla yasal ticaret hızlandırılacak, organize kaçakçılık girişimleriyle mücadelede başarı elde edilecektir. Elektronik teknik ticaret hacmi dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de büyük bir ivme kazanmıştır. Türkiye, hâlihazırda küresel ölçekte hızla büyüyen e-ticaret pazarında varlığını artırarak göstermeye devam etmektedir. E-ticarete uyum süreci içerisinde sektörün paydaşları arasında sorunların üzerinde durulmalı ve KOBİ'lerin rekabet kaygılarının giderilmesi için gereken düzenlemelere yönelik tedbirler alınmalıdır.”

Rekabet kurallarının dünyanın birçok ülkesinde yürürlükte olan ve gelişmiş ülkeler tarafından vazgeçilmesi mümkün olmayan düzenlemeler olduğunun altını çizen Özyürek, “Piyasa ekonomisinin temel unsuru olan bu kuralların uygulanmasında etkinliğin sağlanması adına, bu işe özgü kamu otoriteleri tesisi, düzenlemelerin kendisi kadar önemlidir. Anayasa'mızın 167'nci maddesinde piyasaların sağlıklı, düzenli işlemelerini sağlayan tedbirler alınması ve piyasalarda tekelleşme ile kartelleşmenin önlenmesi görevi devlete verilmiştir. Bu görevin ifası doğrultusunda Rekabet Kurumu faaliyete geçmiştir. Kurum, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun çerçevesinde kendisine verilen yetkileri kullanarak ülkemizdeki tüm mal ve hizmet piyasalarında rekabetin sağlanmasına ve geliştirilmesine yönelik faaliyet göstermektedir. Kurumun 2021 yılının ilk 6 ayındaki faaliyetlerine bakıldığında, toplamda intikal eden 210 adet dosyanın nihai olarak karara bağlandığı görülmektedir. Covid-19 salgını süreciyle internet teknolojileri ve dijital uygulamaların kullanımına duyulan ihtiyacın artması, beraberinde rekabet hukuku uygulayıcılarının kurumsal inovasyonlar geliştirilmesi anlamında sorumluluklarını artırmaktadır. Zira, bilişim ve teknolojinin tüm sektörleri dönüştürücü gücü etkisiyle günümüzde dijital platformlar, toplam tüketimin yarısından fazlası için aracı konuma gelmiştir. Teoride tüketici egemenliğine tabi piyasalarda dijitalleşme etkisiyle, bu egemenliğin yönünün birkaç dijital platform lehine tersine dönmesi riskinin bertaraf edilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede genel ticari faaliyetlerde aksaklık yaşanmaması adına işleyişte güvenliğin ve şeffaflığın sağlanması, erişim şartlarında ayrımcılığın önlenmesi elzemdir. Bu farkındalıkla Rekabet Kurumu tarafından dijital piyasalar nezdinde yaşanan dönüşümle ortaya çıkan rekabet sorunlarının hızla tespit edilerek icap eden adımların zamanında atılması gerekmektedir. Rekabet Kurumu tarafından başlatılan çevrim içi reklamcılık sektör incelemesi ve e-pazar yeri platformları sektörü incelemesi çalışmaları ülkemiz genelindeki yenileşmenin hızlandırılmasını sağlamaya yönelik pozitif etkisinin yanında ideal rekabet ortamı temininin yatırım ve istihdam artışına yönelik faydalarını da beraberinde getirecektir. Günümüzde giderek daha karmaşık bir hâl alan üretim süreçleri gıda, kozmetik ve diğer günlük tüketim malzemelerinin helal güvenliğini sağlaması, doğru uygulamalara dayalı ve uluslararası arenada kabul görmüş küresel bir helal belgelendirme sisteminin varlığını zorunlu kılmıştır. Bu ihtiyaca cevap vermek amacıyla kurulan Helal Akreditasyon Kurumu gerek ülkemizde gerekse yurt dışında helal akreditasyonla ilgili ölçütlerin belirlenmesi ve uygulanmasını sağlamakta, bölgesel ve uluslararası akreditasyon birlikleri nezdinde ülkemizi temsil etmektedir. Kuruluşundan bugüne kadar geçen sürede, altyapısı oluşturulan kurum vasıtasıyla ülkemiz, geniş coğrafya alanlarına erişmiş kabiliyetiyle akreditasyon ve uygunluk değerlendirmesindeki deneyimlerini diğer İslam ülkeleriyle paylaşmaktadır. Böylece, küresel düzeyde aktif bir helal kalite altyapısı oluşturulmasına fayda sağlamakta, helal ürün ve hizmet pazarında etkinliğini artırarak devam etmektedir. Dünya genelinde giderek büyüyen helal ürün pazarında, pandemi etkisiyle birlikte temiz, güvenli ve sağlıklı gıdaya olan ihtiyaç artmıştır. Bunu binaen, tüketicinin helal belgeli ürün ve hizmet erişiminin kolaylaştırılmasının önemi artmıştır. Bu sebeple ‘Türk malı’ ibareli ürünlerin itibarının giderek artırılması ve helal belgeli ürünlere yönelik tüketici güveninin kazanılması için kurum çalışmalarına hız kesmeden devam etmelidir. Bütçemizin ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum” açıklamasında bulundu.


Editor : Haberpanelim
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
11.12.2024
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
Günün Karikatürü