Sivas’tan New York’a uzanan hikâye: Türkevi belgeseli geliyor
Bir dönem IBM firmasının idari merkezi olarak kullanılan Türkevi binası, dönemin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil’in girişimleriyle devletimiz tarafından satın alınarak Türkiye’ye kazandırılmıştı. 2017 yılında yeniden inşasına başlanan ve Birleşmiş Milletler (BM) binasının hemen karşısında yer alan 35 katlı modern gökdelen, geleneksel Türk mimarisinden esinlenen cam ve mozaik detaylarıyla dikkat çekiyor. Lale figüründen ilham alan kavisli cephesi ise yapının simgesel mimari unsurlarından biri olarak öne çıkıyor. Türkevi, 20 Eylül 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve BM Genel Sekreteri António Guterres’in katılımıyla düzenlenen törenle resmen hizmete açılmıştı. Günümüzde bina, Türkiye’nin BM Daimi Temsilciliği, New York Başkonsolosluğu ve çeşitli diplomatik birimlere ev sahipliği yapmaktadır.

Doç. Dr. Darıcı’nın yürüttüğü proje, New York Başkonsolosu Büyükelçi Muhittin Ahmet Yazal’ın destekleriyle hayata geçirildi. Proje kapsamında ABD basınında, arşivlerde ve çeşitli kurumlarda yer alan belgeler, kayıtlar ve tanık anlatıları titizlikle incelenerek hem belgesel hem de kitap formatında kamuoyuna sunulacak.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Sefer Darıcı, şu ifadeleri kullandı:
“Bu binanın devletimize kazandırılması süreci ileri görüşlülüğün bir ürünü. Arşiv kayıtlarına ulaşmak oldukça meşakkatli ve sabır gerektiriyor. Belgeselin senaryosu ve içerikleri konusunda birçok kurum ve kuruluşla iş birliği içindeyiz. Bu projenin hayata geçirilmesinde en büyük destek New York Başkonsolosumuz Sayın Muhittin Ahmet Yazal ve konsolosluk çalışanlarımızdan geliyor.”

Doç. Dr. Darıcı ayrıca, üniversite yönetiminin desteğine dikkat çekerek, “Üniversitemizi Amerika Birleşik Devletleri’nde temsil etme ve böylesine önemli bir projede yer alma konusunda Sivas’tan desteklerini esirgemeyen Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Ahmet Şengönül’e de teşekkür ederim.” dedi.
Türkevi belgesel ve kitap projesinin, hem Türk diplomasisinin tarihsel sürecine ışık tutması hem de Türkiye’nin uluslararası alandaki kültürel mirasını belgeleyerek gelecek nesillere aktarması açısından büyük önem taşıdığı ifade edildi.
Kaynak:Yunus BUDAKTAŞ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.