Sulama kooperatifleri alarm veriyor: “Bu yapı çökertilirse tarım çöker”

Kooperatifçilik hareketinin dünyada 1844 yılında İngiltere’de başladığını hatırlatan Uysal, Türkiye’de ise bu sürecin 1863’te Mithat Paşa tarafından kurulan Memalik Sandıkları ile temellendiğini ifade etti. Cumhuriyet döneminde tarımsal örgütlenmeye verilen önemle birlikte kooperatiflerin güçlendiğini belirten Uysal, sulama kooperatiflerinin 1969 yılında yürürlüğe giren 1163 sayılı yasa ile kurulduğunu vurguladı.

Türkiye’de ilk sulama kooperatifinin 1970 yılında Manisa’nın Akhisar ilçesine bağlı Beyoba Köyü’nde kurulduğunu aktaran Uysal, bu yapının hâlen ayakta duran önemli bir kooperatif modeli olduğuna dikkat çekti.

Tarımın sürdürülebilirliği açısından suyun doğru ve verimli kullanımının hayati önemde olduğunu dile getiren Uysal, “Sulama kooperatifleri, üreticilerin ortak emeğiyle kurulmuş stratejik su kullanıcı örgütleridir. Bu yapıların zayıflatılması, doğrudan gıda güvenliğine zarar verir” dedi.

DSİ’nin 2 Ekim 2025 tarihli yazısı ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün 9 Ekim 2025 tarihli düzenlemelerinin, sulama kooperatiflerinin kapatılacağı veya işlevsiz hâle getirileceği yönünde ciddi bir algı oluşturduğunu belirten Uysal, bu durumun kooperatif camiasında büyük tedirginlik yarattığını söyledi.

TÜS-KOOP olarak söz konusu düzenlemelerin derhâl gözden geçirilmesini talep ettiklerini ifade eden Uysal, “Kooperatiflerin yönetim yapısını ortadan kaldırmaya yönelik her uygulama, tarımsal üretimin sürekliliğini tehlikeye atar” diye konuştu.

Açıklamasının sonunda çevre duyarlılığına da dikkat çeken Uysal, “Ekonomik krizler aşılabilir, siyasi sorunlar çözülebilir. Ancak yok edilen çevre geri gelmez” ifadelerini kullandı. Uysal, Dünya Kooperatifçilik Günü’nün hayırlı olmasını dileyerek Mevlâna’nın “Su gibi düğümsüz olun” sözüyle açıklamasını tamamladı.