Telefonu şarj ederken herkes bu hatayı yapıyor! O hata bataryayı bitiriyor

Akıllı telefonlar artık sadece iletişim aracı değil; hayatın her anında yanımızda olan mini bilgisayarlar. Ancak birçok kullanıcı, cihazının zamanla yavaşladığını, şarjının çabuk tükendiğini ya da bataryasının eskisi gibi dayanmadığını fark ediyor. Bu durumun en büyük sebeplerinden biri ise yanlış şarj etme alışkanlıkları. Telefonu her defasında yüzde 100 dolduktan sonra şarjdan çekmek ya da gece boyunca prizde bırakmak, sandığınızdan daha zararlı.

%100 dolunca çekmek sanıldığı kadar sağlıklı değil

Uzmanlara göre, lityum iyon pillerin ideal kullanım aralığı %20 ile %80 arasında. Yani bataryanızı sürekli %100’e kadar doldurup sonra şarjdan çekmek, batarya hücrelerini zorlayarak uzun vadede ömrünü kısaltabiliyor. Elektronik cihazlar uzmanı Mert Karaaslan, “Bataryalar tam dolu ve tam boş hal arasında gidip geldikçe daha hızlı yıpranır. Bu da performans kaybı, ısınma ve pil şişmesi gibi sorunlara yol açar” diyor.

Gece boyunca şarjda bırakmak riskli olabilir

Birçok kişi, telefonunu uyurken şarja takıyor ve sabaha kadar prize bağlı bırakıyor. Her ne kadar modern telefonlar belirli doluluk oranına ulaştığında şarjı otomatik kesiyor olsa da, bu süreçte şarj-dur-koruma-şarj döngüsü devam ediyor. Bu da batarya hücrelerinin farkında olmadan daha fazla yorulmasına ve ısınmasına neden oluyor. Özellikle yaz aylarında bu durum, cihazınızın sıcaklık uyarıları vermesine veya batarya sağlığını hızla kaybetmesine yol açabiliyor.

Batarya ömrünü uzatmak için 5 altın kural

• Telefonunuzu %20 seviyesindeyken şarja takın.
• Şarj %80’e geldiğinde çekmeye özen gösterin.
• Gece boyu şarjda bırakmaktan kaçının.
• Hızlı şarj özelliğini sadece gerektiğinde kullanın.
• Aşırı sıcak ya da soğuk ortamlarda şarj etmeyin.

Bu öneriler hem bataryanızın ömrünü uzatır hem de telefon performansını uzun vadede korur. Batarya değişimi maliyetli olabilir, ama bu basit alışkanlıklarla yıllarca sorunsuz bir kullanım mümkün.