ENFLASYONUN HIZINI KESMEK İÇİN….

Doç. Dr. İlkay NOYAN YALMAN
Doç. Dr. İlkay NOYAN YALMAN
ENFLASYONUN HIZINI KESMEK İÇİN….
04-10-2023

Son dönemlerin ekonomide en çok konuşulan konusu enflasyon. Hızı kesildi belki ama hala yükselmeye devam ediyor. Hemen herkesin de bu konuda bir fikri var. Çünkü herkes bu sorunu birebir yaşıyor.  Hayatının her anında karşı karşıya kalıyor. Enflasyonun sorun olduğunu biliyor ama neden ortaya çıktığını ya da onunla nasıl baş etmesi gerektiğini tam bilemiyor. Hem sorunun hem de çözümün bir parçası olduğunu fark edemiyor.

Enflasyonu ortaya çıkaran arz ve talep yönlü sebepler vardır. Artırılamayan üretim karşısında artan tüketim, ya da mevcut tüketimi karşılayamayan üretim enflasyonun sebeplerindendir. Enflasyon ekonominin genel seyri içerisinde ortaya çıkabileceği gibi bazen siyasi, toplumsal ya da ahlaki sebeplerle de ortaya çıkabilir. Yani fiyatların sürekli artması sadece ekonomik sebeplerden olmayabilir.

Enflasyonu ortaya çıkaran sebeplerden ekonomik olanları çözmenin bazı formülleri vardır. Ama toplumsal ve ahlaki olanların formülü yoktur. Çalışma ahlakı, tüketim ve tasarruf alışkanlıkları, kaynak kullanımı, toplumsal düşünme yeteneği, ülkenin geleceğini koruma güdüsü gibi bireysel kazanımların eksikliği aslında enflasyonun ve bunun gibi diğer ekonomik sorunların önemli sebeplerindendir. Bunlar toplumsal, kültürel kazanımlardır ve kalkınmışlıkla doğru orantılıdır.

Örneğin üretim maliyetlerinin yükseldiği dönemlerde üreticilerin artan maliyetleri doğrudan –hatta bir kısmı eline fırsat geçmişçesine acımasızca- fiyatlara yansıtması enflasyonu artıran bir davranıştır. Üreticilerin fiyatları baskılamak için maliyetleri düşürme ya da verimliliği artırma çalışmaları yetersizdir. Fiyat arttıkça daha çok kar edeceğini düşünür ama artan fiyatların karlılığı artırmadığını kısa zamanda fark eder.

Öte yandan tüketiciler enflasyonist dönemlerde fiyatların daha da yükseleceğini düşünerek ne olursa olsun alabildiği kadar almak, harcayabildiği kadar harcamak peşindedir. Haklı olarak elindeki parasının değeri düşmeden en kısa zamanda mala çevirmenini telaşı içindeler. Bunu yaparken İhtiyaçlarla istekler birbirine karışmakta gelir gider dengesini bozmaktadır. Tabi bunda artan fiyatlar karşısında artırılan ücret seviyesi de etkili olmaktadır.

İlaveten devletin de enflasyonla mücadelede bir yandan tüketici kredi faizlerini artırarak talebi kısmaya çalışırken, diğer yandan asgari ücreti kısa aralıklarla artırması da enflasyonla mücadele politikalarını etkisizleştiren başka bir sebeptir. Talebi baskılamaya çalışırken vergilendirme ve ücret politikası gibi araçlarla üretimi de artırıcı politikalar uygulanması beklenen bir durumdur.

Sonuçta enflasyonla mücadele sadece idarecilerin değil, üreticilerin ve halkın da görevleri arasındadır.  Üreticiler verimliliği artırıcı tedbirler, tüketiciler ihtiyaç önceliğini belirleme gibi çabalar gösterse enflasyon daha da yavaşlayabilir. Uygulanan makroekonomik politikaların etkisi kısa vadede hissedilmezken belki bireysel tedbirler gidişatı iyileştirebilir. Toplum olarak hem üretimde, hem de tüketimde eldeki kaynakların en iyi biçimde kullanılmasına gayret gösterilse enflasyon başta olmak üzere ekonomideki birçok sorun bu kadar yapışkan hale gelmez.

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?