Herkese Merhabalar;
Kurban Bayramının gelmesiyle birlikte kırmızı et tüketimimizin sıklığı ve miktarı artıyor. Kırmızı et iyi kalite hayvansal protein kaynağıdır. Bununla birlikte A, B6, B12 vitaminlerini ve demir, çinko, fosfor, magnezyum minerallerini içerir. Kırmızı etin fazla miktarda ve uygun olmayan pişirme ilkeleri ile hazırlanması başta hipertansiyon, diyabet, koroner-kalp hastalığı olan bireylerle birlikte 65 yaş ve üzeri bireyleri olumsuz etkilemektedir. Ancak beslenmemizde yapacağımız dokunuşlarla bayramı daha sağlıklı geçirmek elbette mümkün.
Kahvaltı tercihimiz ve yeni kesilmiş etlerin tüketimi nasıl olmalı?
Bayram sabahı hafif klasik yumurta, peynir, zeytin içeren bir kahvaltı ile güne başlanmalı, yeni kesilmiş etler mümkünse 24 saat dinlendirilmelidir çünkü dinlendirilmemiş etin hem pişirilmesi hem sindirimi zordur. Kesilen etler dinlendirildikten sonra haşlama – buğulama yöntemi ilk tercih olmalıdır. Etler yine de ilk gün tüketilmek istenirse küçük parçalar halinde iyice pişirilmeli ve az miktarda tercih edilmelidir. Kavurma yapılacaksa et kendi yağı ile kısık ateşte pişirilmeli başka yağ eklenmemelidir. Ateşte, mangalda pişirilmek istenirse etin üzerinde kömürleşme olmasına izin verilmemeli ateş ile et arasında en az 15 cm olmasına dikkat edilmelidir.
Etleri nasıl muhafaza edelim?
Kesilen etlerin fazlası büyük parçalar halinde değil kıyma ya da kuşbaşı şeklinde hazırlanmalı. Tek pişirimlik paketler şeklinde dolapta saklanmalıdır. Çiğ et ile temas eden bıçakların sebze ve meyvelerle temas ettirilmemesi bakteri bulaşmaması için önemlidir. Etler dolapta -2 santigrat derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda -18 santigrat derecede 3-6 ay arasında saklanabilir. Etler çözdürülmek istenirse dışarıda değil buzdolabının alt kısmında çözdürülmelidir. Çözdürülen etler tekrar dondurulmamalı gerekirse pişirilerek, kurutularak saklanmalıdır.
Eti hangi besinlerle tüketelim?
Kırmızı et tüketirken özellikle demir emilimi için C vitamini kaynağı sebze ve meyvelerle bir arada tüketmek daha doğru olacaktır. Bol limonlu mevsim yeşilliği içeren bir salata doğru tercihlerden biridir. Kekik ve sumak da fazla kırmızı et tüketimiyle yorulan mide-bağırsak sistemimize destek olan 2 önemli bitkidir.
Ete kekik, salatalara sumak eklenmelidir:
Kekik etler hazırlanırken kullanılmalıdır, etlerin mikrobiyal yükünü azaltır. Etin hazmını kolaylaştırır, kolesterol dengeleyicidir. İçeriğindeki bileşenler sayesinde bağırsak ve mide kramplarını hafifletir. Şişkinlik ve gaz problemlerini yatıştırıcıdır.
Sumak ise yeşillik ve soğan salatalarına eklenmelidir. Et yemeklerinin yanında yer verdiğimiz salatalara sumak eklemek hem soğan gibi keskin kokulu besinlerin kokusunu azaltır hem de kolesterol, trigliserid düzeylerimizin azalmasına yardımcıdır. Sumak iyi kolesterol dediğimiz HDL seviyesinin yükseltir. Kalp hastalıklarına karşı koruyucudur. Güçlü bir antibakteriyeldir. Enfeksiyonlara karşı vücudu korur. Kan şekerini dengeler, kilo yönetiminde yardımcı olur.
Ve elbette bayram boyunca tatlı konusunda da şerbetli, hamur işi tatlılar yerine dondurma, kazandibi gibi sütlü, meyveli tatlılar tercih edilmeli. Günlük yürüyüşler, su tüketimi ihmal edilmemelidir.
Geniş sofralar etrafında buluştuğumuz aşımızı, ekmeğimizi, sevgimizi paylaştığımız güzel bir bayram diliyor, herkese kucak dolusu sevgiler gönderiyorum!