İkinci yarıya başlarken tüm gözler Yiğidonun üzerinde idi. Acaba liderlik koltuğunda tesadüfen mi oturuyordu. Buralara şans eserimi gelmişti.
Ziraat kupasında Malatya´yı muhteşem bir oyunla 4-0 yenmesi bu sorulara cevap niteliğinde idi ama Lig maçı elbette başkaydı. Beşiktaş deplasmanı tüm bu sorulara gerçek cevap olacaktı. Ve 90 dakika sonunda gelen cevap LİDERE SELAM DURUN oldu.
Beşiktaş karşısında geri adım atmadan her dakikasında galibiyet isteyen 67. dakikadan itibaren 10 kişi kalmasına rağmen oyun disiplininden kopmayarak her oyuncumuzun iki kişilik oynadığı, beşiktaşın baskı kurma çabalarına reaksiyon göstererek ayağa pasları neredeyse hatasız uygulamasıyla yürekleriyle oynayarak sahadan 1-2 lik skorla ayrılmasını bildi.
Hatta eksik kaldığı dakikalarda bile pozisyon buldu. Bunları değerlendirebilse maç daha farklı bitebilirdi.
Burak yine haksız penaltı almaya çalıştı ama hakem Ali Şansalal yutmadı. Ama Uğurun kırmızı kart pozisyonunu iyi izlese uğuru oyundan atmazdı. Zira Uğur hamlesini yaptığında ayağı topun üzerine geliyor ve topla beraber kayıyor gökanda araya ayağını sokuyor.
Yani rakibe direk yapılmış bir hareket yok burada zamanlama hatası var. Zamanlama hatası ile gerçekleşen bu tür pozisyonlarda ceza sarı karttır.
Canerin Emreyi tartaklamasına formasının yakasını toplamasına da kayıtsız kalıp gereğini yapmaması düşündürücü. Bazı takımların kollandığı fikrini ortaya koyuyor. Yani biz rakiplerle beraber hakemleri de yenmek zorundayız.
Bizim Samassa mız var.
İyi kaleci bir puan. Bu düşünce futbol severlerin genelinde vardır. Samassa bunu çok güzel ispatlıyor. Bütün kırılma anlarında başarılı kurtarışlarıyla takıma can katıyor. Kalecisiyle, defansı orta sahasıyla forvetiyle her an yardımlaşma içerisinde olabilen bu Yiğidoların bileğini sahada bükmek zor.
Şimdi tüm şehir Neden Olmasın Bu Sene O sene demeye başladı.
Evet bu oyunla şampiyonluk neden olmasın.
Bencede
Bu Sene O Sene.