USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Filistin İçin Tek Yürek Olmalıyız

AK Parti Grup Başkanı ve Sivas Milletvekili Abdullah Güler, Türkiye Büyük Millet Meclisinde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen özel oturumda söz aldı. Bayramı Filistin’den öldürülen çocuklar nedeniyle üzüntüyle karşıladıklarını belirten Güler, tüm dünyaya Filistin için tek yürek olma çağrısı yaptı.

Filistin İçin Tek Yürek Olmalıyız
24-04-2024 10:31
SİVAS
Google News

SULTAN ÖZKARAMAN

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla, Türkiye Büyük Millet Meclisinde özel oturum gerçekleşti. AK Parti Grup Başkanı ve Sivas Milletvekili Abdullah Güler partisi adına özel oturumda söz aldı.

Gazi meclisin ilk Başkanı, cumhuriyetin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde istiklal ve istikbal mücadelesini yürüten ve aziz milletin aynı hedef doğrultusunda birleştirip devleti kuran Gazi Meclisin açılışının 104'üncü yılında birlikte olduklarını ifade eden Güler, “Tarihi şan ve şerefle dolu aziz milletimizin ulusal egemenliğini demokrasi çatısı altında güvene kavuşturmuş olduğu bir gündür. Türkiye Büyük Millet Meclisinin açıldığı 23 Nisan 1920 "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." diyerek bağımsızlığımızı ve millî iradenin hâkimiyetini dünyaya ilan ettiğimiz tarihtir. Vatanımızın işgal edildiği, aziz milletimizin özgürlüğüne ve geleceğine kastedildiği hayati bir dönemde açılan Büyük Millet Meclisimiz istikbal mücadelemizin ve bağımsızlığa giden yolun öncüsü olmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisinin millî mücadelemizde gönüllerde yaktığı istiklal ateşi en karanlık günlerde aziz milletimizin yolunu aydınlatmış, halkımıza güç, cesaret ve moral aşılamıştır. Emsalsiz bir azim ve kararlılıkla Kurtuluş Savaşı'nı başlatan aziz milletimiz tüm imkânsızlıklara rağmen ayağına pranga vurulmasına, bağımsızlığının elinden alınmasına izin vermemiş ve bütün zorluklara rağmen çetin mücadelesini şanlı bir zaferle taçlandırmıştır.” dedi.

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'na 104'üncü kez erişmiş olmanın gururunu yaşadıklarını ancak bayramı kutlanan çocukların Filistin'de vahşice katledildiğini belirten Güler, “Tam manasıyla bir bayram sevincinden bahsetmek mümkün değildir. İsrail olanca şiddetiyle Gazze'de terör estirirken sevincimiz buruk, dilimiz tutuk, yüreğimiz ise maalesef metruktur. Yaşam haklarından mahrum, tarifsiz acılara mahkûm bırakılmış Filistin'in feryadı vicdan ve merhamet duvarlarını sarsarken insanlık büyük bir enkazın altında can çekişmektedir. Üstelik bizzat Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu Genel Komiserinin "Bu savaş çocuklara karşı bir savaştır, çocuklara ve geleceklerine karşı bir savaştır." tespitine rağmen devam etmektedir. Bu acımasızlık, bu duyarsızlık, bu çifte standart bize ek sorumluluk, ek duyarlılık ve ek görevler yüklemektedir. Merhamet adına umudun son kalesi olan Türkiye, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde bu zulümle en çetin mücadeleyi veren, mazlumların sesini uluslararası her platformda en güçlü şekilde duyuran, sözde medeniyet temsilciliklerinin kulakları sağır, gözleri kör ve kalpleri mühürlü iken vicdan sancağını tek başına taşıyan devlet konumundadır “ ifadelerini kullandı.

“Tüm dünyanın bahane üretmeden, çeşitli politik hesapların arkasına gizlenmeden, korkmadan ve sinmeden İsrail zulmünün karşısında durması vicdani bir vebal olmasının yanında tarihî de bir sorumluluğumuzdur.” diyen Güler, “Bu zulüm karşısında tek yürek ve tek bilek olamazsak noksan buluruz, eksik anılırız ve başarısız sayılır ve sınıfta kalırız. Bugün Filistin insanlığın ortak acısı ve yüreklerin tarifsiz sancısıdır. Evlat acısıyla yanan yürekler, baba hasretine mahkûm edilen bebekler, anasız kalmış yavrular bu dünya için bir utançtır. Göz pınarlarından çağlayan hüznün, arşı titreten feryatların, arza ağır gelen bu enkazın altında bütün insanlık kalmıştır. Belki de yan yana anılması en zor olan iki sözcük çocuk ve ölümdür. Bu iki sözcüğü bir arada kullanmak ortalama merhameti olan herkes için büyük bir yüktür ama tekil olarak bile birlikte kullanılırken insanın kalbini acıtan bu iki sözcük, İsrail zulmünde Gazzeli çocukları anlatan toplu bir anlatıma dönüşmüştür. Belki de ben bu sözleri söylerken zalim İsrail bir Gazzeli çocuğu daha öldürdü. Nereden mi biliyoruz? Raporlara göre İsrail saatte 6 çocuk ve 4 kadını öldürüyor. Gazze'de son süreçte öldürülen çocuk sayısı dünyada son dört yıldaki çatışmalarda öldürülenlerin sayısını aştı. Bunlar vahşet rakamlarıdır, bu vahşete sessiz kalmak "sıradanmış" gibi davranmak ise vahşetten öte maalesef dehşettir. Gören gözü kör, işten kulağı sağır edecek, atan bir kalbi durduracak bu denli büyük bir zalimliği yok sayamayız. Duyarlılıklar şampiyonu sözde medeni dünya bunu yapabilir ancak biz bu değiliz. Biz hakkın davasında sancak taşıyan, imtihana karşı imanla mücadele eden mazlumlarla aynı saftayız. Biz hep birlikte Filistin için kıyamdayız. Gönül diyarlarına zalim karanlığı, zulüm karanlığı çökse de biz mazlumun yanındayız.” dedi.

 


Editor : Haber Merkezi
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
12.12.2024
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
Günün Karikatürü