USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İzler...

01-04-2021

Özlemimiz bitmiyor,

yaşamamış olsak da dün…

Yokluklarda oğuşan ellerimiz

daha bir sıcaktı dün…

Evler daha soğuktu, yataklar ayaz

tutuşuyordu bedenler ateşti dün…

Kağnı arabası gıcırtıları…

Derindir allı pullu sarhoş naraları

karşılaşır, çarpışırlar yiğitçedir kavgaları…

Erkek yabancı ise,

geçemez, ikinci defa aynı sokaktan

edilir namus meselesi…

Pazvant düdük sesleri…

Bahçelerde fink atan röntgencileri…

Lüks kok kömürü, ama sonradan çıktı linyiti,

meşe kömürlü ütüleri,

emektar gaz ocakları…

Kadastro dediler;

o güzelim köşkleri,

bahçeli evleri

bir anda yeksan etti

öngörüsüz idareci mirasyedileri…

Hep toptan alınır

bereketlenirdi;

unlar, yağlar, peynirler…

Him komşuyla kurulan;

erişte, kadayıf

muhabbetli kıyma ocakları…

Kiralık futbol topları,

mahalle maçları, kavgaları…

Radyo ajansları

yurttan sesler muhabbetleri…

Sinemalar bir harika…

vizyondaki film afişleri

ellerde, bağırarak anlatılır

sokaklarda hikayeleri…

Silinmiyor hafızalardan korkuları;

darağaçları kurulur

Hükümet meydanına,

asılacakların teşhiri yapılır

şehrin sokaklarında…

Kına geceleri, düğünler;

bahçelerin lezzetinden,

taşındı beton yığını

o ebleh salonlara…

“okuyucularla” davet edilir düğüne derneğe

konu komşu hısım akrabalar

Divitli hokkalar…

Mektuplar sıla hasretidir,

gurbette; ana, baba, sevgili sesidir,

beklenir heyecanla,

tanıdık postacı her gün kapılarda…

Faytonlar yaylı ne güzel,

besili yiğit atlar,

fiyakayla üzerlerinde şaklayan kamçılar

sanki değiyordu bize

ürperen canlarımız yanıyordu…

Konfeksiyonu bilmiyorduk,

en iyiydi terziler,

kadınlarda revaçta;

basmalar, pazenler,

parlak satenler, emprimeler…

Zenginlikti iskarpinler…

Körüklü çizmeler…

Köstekli saatler…

Taş fırınlar…

Taşlı sokaklar…

Kar yağdı mı kürünürdü çatılar…

Nefesti bayramlar;

istisnasız bütün komşular,

bayramlaşmaya dolaşırlar…

Kalaylanmış zarif bakır sahanlar…

Cenaze evidir taşınır

haftasınca ekmeği aşı,

her gün gidilir

taziyedir adı,

üzüntüler paylaşılır…

Mahallede;

herkes birbirinin arkadaşı,

dertlisi, hastası, fukarası,

bilinirdi komşunun düğünü, yası…

Ruhumuzda kalan bir zamanların izleri;

yaşanmış sevdalar

gitmek bilmiyor içimizden,

ne varsa eskiye dair;

ana baba, memleket hasretleri…

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?