POLİTİKA VE ZENGİNLİK !..

Adem TÜRKAY

5 yıl önce

?İnsanların konuşmalarındaki güzelliğe ve büyüye kendinizi kaptırmayın. Çünkü Tanrı ülkesi sözlerden değil, fillerden mürekkeptir?

Türkiye siyasetini sınıf olarak zengin ve bürokrat kesimi yapar. Bunu temel hak şeklinde gören zümre oldukça fazladır. Osmanlı da ise ehliyet ve liyakat esası belirleyici öğe iken,  yükselme devrinde saray ve vezirler eliyle bozulmalar başlamış, son dönemde de  torpil, rüşvet, adam kayırma, koruma, kollama gibi unsurlar devreye girmiş, feodal yapının egemen güçleri, beyler, ağalar ve paşaların himmet ve sırt sıvazlama anlayışı yeni döneme telafisi çok zor bir  miras olarak devretmiştir.

Cumhuriyet rejimi İmparatorluk yıllarının acısı çıkartırcasına derin ve köklü bir yapı değişikliğine yöneldi. Başkentini İstanbul veya Konya değil Ankara olarak belirledi. Dünya ve kurtuluş savaşı askeri çevrelerin önderliğinde, tek parti rejimi şartlarını oluşturdu. Bürokrasi ve siyasette zengin toprak sahipleri, aşiret ağaları ve şeyh takımıyla beyler yer edindi. Daha sonrasında kendine özgü burjuvazi sınıfı ve zengin-bürokrat karışımı politikacı tiplemesi ortaya çıktı. Temel vasıfları her şeye, evet diyen, hür iradesini ortaya koymayan çekingen olmalarıdır.

 İnönü yılları politikacı tipi, jakoben, baskıcı, tepeden inme, vatandaşını hor ve küçük gören bir tipleme oluşturmuştur. Her şey milli şef´in iki dudağı arasındadır. Demokrasi, dış ülkelerin dayatması sonucu gelir. Yapılan seçim sonucunda Menderes başa geçer. Meclisin ilk yılları vekillerin büyük çoğunluğu kendisini ?elit´ tabaka olarak gören kesim. Zengin, servet ve güç sahipleri vekil seçilmişler.

Her on yılda bir yapılan ihtilal askeri elitleri siyasetin içine çeker, siyaset cazibe merkezi güç, servet ve şöhret oradan neşet eder, oradan dal budak kök salar ülkenin dört bir tarafına. Her başa gelenin zengin olduğu başka bir ülke, ancak üçüncü dünyada gözükür. Bizim parlamenter rejim  sonsuz  yetki ile donatır vekilini, devletin bütün imkân ve kaynaklarını her şekilde kullanmasına müsaade eder.. Denetlenme ve hesap verebilirlik asla onlar için geçerli değil, çünkü onlar yasalarla korunurlar.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI