USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İSTİKRAR

09-11-2022

Kendime kurduğum bir dünyam var. Oradaki hayat tek kişilik; sadece güvendiğim ve inandığım insanlarla bu dünyamı paylaşabiliyorum. Olumsuzluklara, kötülüklere, adaletsizliklere, haksızlıklara, samimiyetsizliklere, aldatmalara asla yer yok. Fazla dürüstüz. Fazla iyi niyetliyiz. Tarafımıza yapılan haksızlıklara dahi eyvallah diyoruz, vardır bunda da bir hayır diyoruz.

Yaşadığımız olumsuzlukları yeni bilgiler öğrenerek bertaraf ediyoruz. İleriye bakarak, aydınlık müferreh yarınlara odaklanarak kötülüklerin üstesinden gelebiliriz. Gün içinde birçok gereksiz konuyla muhatabız. Bu yararsız konuların üstünde durduğumuz takdirde kendimizi negatif anlamda doldurmuş oluyoruz. Olumsuz düşünmeye devam ettiğimiz sürece bilişsel çarpıtmalarla karşı karşıya kalırız.

Bu bilişsel çarpıtmalar her yaş grubundan ve statüden bireyleri etkilemektedir. İstikrarsız bireyler ikili ilişkilerinde de istikrarsızdır. Atacağı adımlarda ne yapacaklarını bilmezler. Sosyal yönleri zayıf özgüvenleri düşüktür. Onlar için en önemli olan dürtülerin tatmin edilmesidir. Bu hastalıklı olan davranış türüdür. Bu noktada hedefimizin ne olduğunu bilmemiz gerekiyor. Düşündüğümüz, inandığımız ve güvenle beklediğimiz şeye mutlaka ulaşırız. İnanmışsak eğer hiçbir şey imkânsız değildir.

İstikrara ulaşmada hedef çok önemlidir. Hedefimizi ise niyetimiz belirler. Niyetimiz nefsi mi yoksa toplumsal fayda odaklı mı? Menfaatinizi mi gözetiyorsunuz yoksa karşı tarafın yüksek yararını mı? Kötü bir strateji bile istikrarlı bir şekilde uygulandığında amacına ulaşır. İstikrarlı olduğumuz müddetçe hayalini kurduğumuz amaca erişmememiz imkânsızdır. Hal böyleyken niçin hem bu dünyamıza hem öbür dünyamıza yatırım yapacak hedefler edinmeyelim ki?  Toplumdaki amaçsızlık ve istikrarsızlık devletleri hayal kırıklığına sürükler. Bireylerin amaçsızlığı ve istikrarsızlığı da dolaylı olarak devleti etkiler. Kendimiz için faydalı olan şeyleri uzun süre devam ettirememek toplumsal yapıya ve ülkenin kazanımlarına olumsuz yansımaktadır. Biraz tersten düşünelim değil mi? Devlet millet içindir ancak millet de devlet içindir. Bu noktayı nedense göz ardı ediyoruz.  Hangi konu olursa olsun toplumumuzda gaflet ağır basmaktadır. Hangi konu olursa olsun başaranlar bu gaflete karşı galip gelenlerdir. Türk milleti olarak istikrar noktasında uyanık olmak zorundayız.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?