
Ayla YÜZÜAK
HAYATIN İÇİNDEN
Bir şeyler olmadığı zaman bizler sorgulamadan, gerçek bir samimiyetle Allah böyle istedi ve olmadı diyebildiğimizde inanıyorum ki; yorgunluklarımızda, kırgınlıklarımızda bizi terk edecek.Ne kadar olmayanları düşünürsek o kadar yoruluyoruz ve bunun bize hiç bir artısı da olmuyor aksine eksiliyoruz. Acizliğimizi, kul olduğumuzu bişey istediğimizde Allah'ın onu bize verme gibi bir zorunluluğu olmadığını bilerek yaşamayı nasip etsin Mevlam..
Mesela duâ ediyoruz.Günlerce aylarca belki de yıllarca sonra yorulduğumuzu ve artık duâ etmememiz gerektiği düşünüyoruz. İçimizden bir ses tam da şöyle diyor; Rabbim isyan değil, vermiyorsan daha güzelini vermek için bilirim. Ben sana teslimim ama artık yoruldum.Bana hayır mı şer mi olduğunu yine göstercek olan Sensin.Evet sevgili okurlar olmuyor mu hepimizin vazgeçisleri ve kırılma noktaları. İşte ben buna huzurlu çaresizlik diyorum.
Hayatın bize sundukları biraz da bizim kendimize nasıl davrandığımızla ilgili. Mesela biz birilerinden bir şeyler beklemek yerine kendi beklentilerimizi kendimiz karşılamamız gerekiyor. Bunun tam tersi olduğundaysa değer görmek anlaşılmak istiyoruz.Önce kendimize değer verip kendimzi anlamaya çalışırsak birilerinin bizi anlamasına ihtiyaç duymuycaz. Bu demek değil ki çok güçlü olmak zorundayız ya da hayatta hep tek başınayız demek değil, bu insanın kendini tanımaya, anlamaya çalışması demek..
Ve inanmak...İnsan neye inanıyorsa inandığı şeye güvenmelidir.Allah'a inanıyorum diyorsa şüpheyi, korkuyu endişeyi ve acabaları bırakarak tüm samimiyetimizle ben O'na teslim oldum diyebilmeliyiz.
Yaşamak güzel...Hele sağlığın yerindeyse daha da güzel. İçinde bulunduğumuz dünya imtihanlarla dolu olsa da belki de fıtrat gereği tutunacak bir dal mutlaka buluyoruz.
Yüce Allah sonsuz bir umut var etmiş içimizde, sadece bazen farkında olamıyoruz. Mükemmeli aramak yanlızca zaman kaybı çünkü mükemmel insan yok,mükemmel hayat yok ve en önemlisi de mükemmel bir yaşantı yok...
Eğer bir gün kabullenirsek eminim ki hayata bakışımız değişecek. İnsanlar zor ,çok zor.İnsan olabilmekte en az insan kalabilmek kadar zor.Öyleyse diyorum ki ben; hayatımızdan insan kalamayan herkesi sessizce çıkarmak dünyanın en güzel detoksu...
Bütün vücudumuzun bozulmasını, düzenin yok olmasını kalbimizin bozulmasına bağlamış Efendimiz.Çünkü insanı yönetendir kalbi. O iyiyse ,temizse,arındırılmışsa biz de doğru yoldayız demektir.Ama orada nifak tohumu varsa ve bir kötülük bulunuyorsa biz de tehlikedeyiz demektir...
Yöneten kalbi yönlendirmek gerekir ki; rotasını bulsun ve şaşırmasın yolundan.En değerli varlığımızı kalbimizi, geçici heveslerle, kötü düşüncelerle, değmeyecek şeylerle tüketmeyelim. İyiliği, sadakati, sevgiyi, saygıyı, vefayı yerinde kullanarak kalbimizin canlılığını koruyalım...
İyisi, kötüsü eğrisi, doğrusu derken ömür bitiyor..Takvimden bir yaprak, ömür'den bir gün daha gidiyor. Yeryüzünü sözleriyle süsleyen güzel insanlar yüreğinizden sevgi sözcükleri eksik olmasın...
Selâm ve duâ ile...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.