5 yıl aradan sonra Konyaspor-Sivasspor maçı ile tekrardan köşe yazarlığına dönme heyecanı yaşıyorum.

 spor köşemizde hem Sivasspor'u hemde Sivastaki sporu eğrisiyle, doğrusuyla değerlendirip yıllardır birçok spor braşı ile ilgilenen biri olarak bilgi birikimlerini sizlere aktar Maya çalışacağım.

Sporda yaşananları, olanları, olmayanları ve ne olması gerektiğini sizlerle paylaşacağım.

Konyaspor- Sivasspor maç saati geldiğinde büyük bir dikkatle izlemeye başladım. Hakem çaldığı çalmadığı hatalarını açık bir şekilde not aldım Aynı zamanda Sivasspor'un oynadığı oyunu analiz ederek daha iyi nasıl olur notlarımı aldım ancak ne yazık ki maç bittiğinde Ankara gücü maçından gelen haberle bütün zevkim kaçtı. Maçın bitiş düdüğünden sonra Başkan Faruk Koca Maçın hakemi Halil Umut Meler’e yumruk atmış, gözünü şişirmiş üstelik yere düşmüşken başka idareciler tarafından tekmelenmişti. İşte o an benim için her şey güzelliğini kaybetti. Elbette hata varsa konuşulacak ama SPORDA ŞİDDETE HAYIR. Yaşanan Bu çirkin olayları kınıyor ve bugünün adını Ankaragece olarak adlandırıyorum inşallah bundan sonra böyle olaylar bir daha yaşanmaz ne olursa olsun şiddet hiçbir zaman tasvip edilecek bir şey değildir. Umarım bu hareketlerde bulunan insanlar yaptıklarından pişmandırlar. Sahalarımızda böyle olaylar görmek istemiyoruz.

Gelelim maç analizine,  zorlandık ama Gülen taraf biz olduk iki takımın da kontrollü başladığı maçta 5 dakikadan sonra üstünlüğü ele geçirdik temennimiz bu üstünlüğü devam ettirmekti ve nihayetinde 15 dakikada Samuelin Güzel pasında NJİ bilinçli bir şekilde yerden ters köşeye yuvarlayarak akıl dolusu gol atıp, yiğidoları 1-0 öne geçirdi. Sonrasında galibiyetin verdiği rehavetle takım kendini geriye çekti bu da Konyaspor'un daha cesaretli hale getirdi Sağlı sollu atakları bertaraf etmesini bildiysek de Sivas'tan beklenen oyun bu değildi 26 dakikada Çikilaçi'nin sağdan girerek attığı şut direkten auta çıktı. Bununla beraber 50 58 dakikalarda yine 84 86 ve 87 dakikalarda rakibe gol pozisyonu verdik Elbette burada Servet hocanın laflarını hatırlamak gerekiyor. Ne demişti Hoca "er zaman iyi oynamak mümkün değil Şimdiye kadar hep iyi oynadık ama istediğimiz puanları alamadık bazen de kötü oynadığımız zaman puan alacağınız günler olacaktır"  maçı sonunda Servet hoca haklı çıktı. Defans ağırlıklı oynamamıza rağmen Bizim de net pozisyonlarımız oldu 61 dakikada Uğur'un soldan yaptığı ortaya Burak iyi bir vuruş yapamayınca top auta gitti yine 86 dakikada 4 kişi ile çıktığımız kontratak da rakibi üç kişiyle yakalamıştık atılan pasta Keita topu önüne almak yerine birazcık sağa kaçırınca kaleci ile karşı karşıya gelmek yerine çapraza düştü ve vurduğu top auta gitti Böylece son dakikalara Kan ter içerisinde girdik golü bulsa 2-0 rahatlığıyla maçı bitirebilirdik 2-0'ı bulamayınca Konyaspor daha yüreklenerek beraberliği aramak üzere baskıyı artırdı ama Servet Çetin'in yaptığı değişiklikle defansı yükselterek kafa toplarına da önlem aldı ve maç 1-0'lık ve 3 puanlık galibiyetimizle sona erdi deplasmanda Galip gelme durumuna bir yenisini daha eklemiş olduk.  Darısı kendi evimizdeki maçlara diyoruz.

Bu arada Samuel Saiz ada da bir çift lafım var. Evet, Saiz hırslısın, iyi mücadele ediyorsun, yetenekte var Ancak topu zamanında ayağından çıkartmazsan faydan suya düşer.  Topu ayağından zamanında çıkar paslarını zamanında ver. Elbette ki adam eksiltip ileriye doğru gideceğin zamanlar olabili ama senden daha avantajlı oyuncu varsa lütfen pasını at.

Sonra, Serbest Vuruş kullanacak oyuncu topu yere koymuş sen o topa dokunarak neden sarı kart görüyorsun, vuruşu engellemekten sarı kart  göreceğini bilmiyor musun.  Aynı şekilde aynı koşuyla o topa dokunmadan topun önünde koşunu yapsan, o oyuncu topu oyuna çabuk sokamayacak yani burada oyuncunun topu oyuna çabuk sokmasını engellemekse bunu kart görmeden de yapabilirsin. Zaten takımda sakatlıklar fazla, formsuzluklar var bir de gereksiz kartlarla eksik kalmak hoş olmaz.