Geniş çaplı bir eğitim için çalışan Atatürk ve İsmet İnönü
Uygun olmayan dünya koşulları içinde kollarını sıvazladılar.
Olağan üstü koşullar yarattılar.
Hükümet köylerde, bucaklarda, ilçelerde ve şehirlerde evler kiraladı.
Okul sırası ve yazı tahtası temin etmeye çalışan öğretmenler,
Bulamadılar.
Mevcut tahtalarla okul sırası yapıp öğrencinin altına verdiler.
Yine aynı tahtalardan yazı tahtası yapıp duvara astılar.
Öğrencilerin jurnalcı olarak kullanılmaması ve kişilikli olması temel esas olarak ele alındı.
Tarım çalışmalarının aksatılmadan devamı, bütün iş kollarının çalışmaları ve elde edilen başarıların 15 günde bir rapor haline yönetime bildirilmesi ve işlerin ciddi bir şekilde yürütülme esası mevcuttu.
Öğrencilerin sıtmadan korunması.
Ağır çalışma koşullarından dolayı, öğrencilerin psikolojik olarak dinlenmesi açısından
eğlence ağırlıklı müsamereler düzenlenmesi.
Doğal ve özgün yöntemlere ağırlık verilmesi
Öğrenci harçlıklarının gecikmeden ödenmesi,
Çevre ile ilişkilerde tepkilere yol açacak durumlardan öğrencinin uzak tutulması .
Yöneticinin ve öğretmenlerin, sorunları kendi zekaları ile çözerek sonuçlandırması, hükümet emriydi.
Dünya gündemindeki siyasi gelişmelere rağmen, eğitim devam emek zorundaydı.
Ülkenin tek kurtuluş yolu buydu.
2. DÜNYA SAVAŞI VE TÜRKİYENİN ZOR GÜNLERİ
Almanlar Moskova önlerine kadar gelmişti.
Sovyetler cephesinin çökmesi halinde İngiltere ile uğraşmak Naziler için zor değildi.
Sovyet cephesinin çökmesi durumunda . Türk kromu madeni stratejik bir noktaya gelmişti.
İngiltere böyle bir durumda kromun Almanlara verilmesini istemiyordu.
Almanların, 1. Dünya Savaşı müttefiki olan Türkiye'nin, krom madenini Almanlara vereceği endişesine kapılan Stalin , Hükümete gönderdiği bir haberle İstanbul Boğazını istedi..
İnönü, eski silah arkadaşlarından Fevzi Çakmak-Kazım Karabekir - Ali Fuat Cebesoy, kuvvet komutanları ve hükümet adamları ile bir toplantı yaptı. Sovyetlere karşı direnime ve ülkenin savunulmasına karar verildi.
Teyakuz durumunda bulunan tugay komutanlarına durum bildirildi. Sovyetlere karşı üst düzey top ve diğer savaş araçlarımız olmadığından, katır ve kadanalar ile bataryaların boğaz çevresine ve Samsun istikametine doğru uzanan dağların stratejik noktalarına yerleştirilmesine karar altına alındı.
Staline verilen cevabı yazıda, Maceraya yönelik bir hareketten vazgeçmesi bildirildi.