Günümüz anneleri Erikson'un gelişim kuramına göre 25-40 yaş arası üretkenliğe karşi durgunluk döneminde anne oluyor.Kişi bu yaşa geldiğinde artık tüketici konumundan üretici konumuna geçmek, topluma katkı sağlamak ister. 25 yıllık birikimini çeşitli ürünler ortaya koyarak göstermek, evine insanlığa katkı sağlamak ister. Bu yapamadığında kişi durağanlaşır, monotonlaşır ve bir çökkünlük dönemine girer.''Hayat çok monoton .Her gün kalkıp aynı işleri yapıyorum .Evden dışarı çocukların yüzünden çıkamıyorum .''diyen anneler alışverişte yüksek harcamalar yaparak mutluluğu haz da ararlar.Tüketimde haz vardir,ancak çok kısa süreli olup insani sürekli daha da fazla almaya iten bir gizli güç de vardır, asla hayata anlam katma yoktur.Gerçek olan ve hayatı manidar kılan şey üretmektir.
Üretmek deyince aklımıza salça, turşu, reçel yapan kadınlar gelmeli.
Onlar Eriksonun gelişim dönemine göre bu üretken zaman zarfında ne de güzel gelişimlerini sağlar, kalıcı ve hakiki ürünler verirler.Annelerin yaşamlarına anlam katacak üretmesine fırsat sağlayacak ortamlar sunalim.Bırakalım üretsinler ,mutlu kalsinlar, geleceğimizi ellerinde büyüten anneler sağlıklı ilişkiler kurabilsinler.