Altı siyasi partinin parlamenter sisteme geçiş protokolü imza törenini dikkatle baştan sona izledim. Ne gördün derseniz. Gördüğüm tek bir şey. Biz yıllardır Millet İttifakının iktidar olmak için kurulduğunu sanıyorduk, meğerse onlar iktidarı paylaşmak için ittifak kurmuş. 28 Şubat’ta imzalanan protokol de aslında sistem protokolü falan değil, iktidarı paylaşma protokolünün imza altına alınmasından ibaret.

Günlerce hatta haftalarca bize ne dediler, “ Türkiye’nin yarınları için güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş protokolü.  Ortaya çıkan ne?  Güçlendirilmiş pazarlık, güçlendirilmiş belirsizlik... Başta belirtiğim gibi dikkatle izledim, yetinmedim metni indirip tekrar tekrar okudum. Türkiye’nin yarınları için tek bir cümle yok. Düşünün altı parti bir araya geliyor ve halktan yüzde 60 oy vermesi halinde gerçekleştirebileceği bir sistemi anlatıyor,  içinde halka vaat ettiği tek bir çözüm önerisi yok. 48 sayfa, 101 maddenin tamamı iktidarı nasıl pay ettikleriyle alakalı. 

Dünya ekonomileri ile paralel olarak her geçen gün çöken ekonomiyi nasıl düzeltecekler? Her geçen gün artan enerji fiyatlarını nasıl frenleyecekler, enerji arzında çıkabilecek tedarik sorunlarını nasıl aşacaklar, Mavi Vatanı nasıl koruyacaklar, Terörle nasıl bir mücadele içinde olacaklar, Sağlık, eğitim, güvenlik gibi konularda ne öngörüyorlar, kısaca halkın oyunu neyin karşılığı talep ediyorlar? Ortada hiç biri yok..

Cumhurbaşkanlığı CHP’ye, Başbakanlık İYİ Partiye, Kabine üyelikleri diğer dört partiye. İnce ince görev dağılımı belirlemişler. Sonra oturup düşünmüşler: ”Biz altı parti bu metni yazdık, iktidarı da kendi aramızda pay ettik, lakin yedinci ortak olarak HDP olmaz ise pay ettiğimiz iktidarı elde etmemiz mümkün değil. Bu nedenle gizli ortağa da bir pay vermemiz gerekir” diye düşünmüşler. Onlara kendileri gibi açıktan koltuk vermedikleri için yerel yönetimler başlığını açmışlar. “Siz kendi bölgenizde güçlüsünüz, orada tüm Belediyeleri alıyorsunuz ya, haa işte biz o belediyeleri güçlendireceğiz. Kaynaklarını artıracağız, kayyum uygulamasını da kökten kaldıracağız. Siz o belediyeler eliyle hem partiyi finanse edin hem de dağdaki PKK’nın iaşesini, ihtiyacını karşılayın, iktidardan size düşen pay budur”, diye yazmışlar...

Konuşulanları dinleyip, yazılanları okuduktan sonra şunu düşündüm. Bu altı parti bu protokol zaptı ile iktidarı güzel güzel pay etmiş, iktidar olmanın yolu HDP’den geçtiği için gizli ortağa da pay ayırmış, fakat yüzde 60 oy almak için o da yeterli değil, bu protokolde Okyanos ötesine ne verdiler acaba diye düşündüm. Altan üsten okuyup tekrar düşündüm. Bir şey yazılmamış. Allah Allah diye söylenmeye başlamıştım ki gördüm. Oraya hükumetin başını vermiş...