Günaydın,
Selamlar,
Merhabalar,
Canlar,
Gardaşlar
diyerek bugün ki yazıma başlıyorum. Şunu iyi biliyorum, sizler bunları hak edecek kadar değerlisiniz ve yaratılmışlar içerisinde özelsiniz.
Sevginin, sevgi dilinin canlılar üzerinde etkisi o kadar fazla ki, bu durum pozitif anlamda değişmeyi ve gelişmeyi beraberinde getirmektedir. Sevgi sayesinde, tüm canlılarda olduğu gibi, insan da kendini daha güvende ve daha mutlu hissediyor.
Sevginin etkisinin yansımasını gösteren; Japon Dr. Masaru Emoto'nun pirinç deneyini sizlerle paylaşmak istiyorum. Emoto; üç kavanoza eşit miktarda pirinç ve su ilave ediyor. Bir ay boyunca birinci kavanoza "teşekkürler" diyor, ikinci kavanoza "salak" diye hitap ediyor, üçüncü kavanozla hiç ilgilenmiyor. Bir ay sonra; teşekkür edilen birinci kavanoz çok güzel bir kokuyla filiz verirken, ikinci kavanozda aptalsın denilen pirinçler tamamen kararıyor ve ilgisiz bırakılan üçüncü kaptaki pirinçler ise bozulmaya yüz tutuyor.
Emoto, bir başka deneyini ise, su kristalleri üzerine yapıyor. Yapılan deneyde suyun ne kadar sevgi, duygu ve ahenk dolu söz ile karşılaşırsa; suda düzgün, estetik ve altıgen kristal yapıları oluşmakta olduğunu görüyor. Suya hakaret edildiğinde ise kristallerin kaotik bir biçime girdiğini ve şekillerin anlamsızlaştığına şahit oluyor.
İnsan vücudunun yüzde 60-70'i sudan ibaret olduğuna göre, söylemlerimizin karşımızdaki insan üzerinde nasıl bir etki oluşturacağını varın tahmin edin.
Mesai arkadaşlarımızla, ailemizle, komşularımızla karşılaştığımızda onlara bir selam vermeyi, merhaba demeyi ihmal etmeyelim. Tebessümü onlardan esirgemeyelim. Karşılığı mı? Huzur, mutluluk ve güven.