USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

BAYRAM VE FİLİSTİN

17-05-2021

Mübarek Ramazan ayına bizi bir kez daha ulaştıran ve daha sonra bizleri bayrama kavuşturan Rabbime şükrederek, siz okurlarımıza buradan ‘’hayırlı bayramlar’’ deme fırsatı verdiği için, gazetemiz ve çalışanlarının da bayramını kutluyor, emeği geçen herkese kalbi teşekkürlerimi sunuyorum.

Bayram dediğimiz aslında bir dönüştür, Arapça’ da eyd-e yani fıtrata dönüştür. Tabiattaki güzelliğe, temizliğe, kirlenmemişliğe, öze dönüştür.

Bize bahşedilen sayısız nimetlerle dolu bu ayda, otuz gün boyunca  iftar sevincimizi yaşadık, Leyle-i Kadri geçirdik, Kur’anı kalbimize indirdik ve iç ve dış temizliği yaptık. Bu anlamda bayram temizliğin, günahsızlığın adıdır.

İnsan vicdan taşır, vicdan ise günahı kabul etmez. Günah üstüne yük olur, bu yüzden Ramazan arınmışlıkla beraber yükleri de alır.

Bazen çocukluğumuzu özleriz, aslında özlediğimiz o saf halimiz, arınmış halimizdir.

İşte bayram, bu arınmışlığın, temizliğin timsalidir o yüzden ruha dolayısıyla insana mutluluk verir.

Biz bu duygularla bayrama kavuşmanın sevincini yaşarken bir taraftan da Kudüs kan ağlıyor, içimiz titriyor.

Yine bir bayram sabahı… Yine Filistin… Yine kan ve gözyaşı… Ve biz yine bu bayrama kardeşlerimizin acısı ve yüreklerimizin sızısı ile girdik.

Hiçbir kutsala saygısı olmayan İsrail, her Ramazan ayında, her kandil gününde, her mübarek zaman diliminde zulmünü artıyor. Mukaddes zamanlarda mukaddesatımıza yapılan saldırılarıyla, bu ayda zincirlenen şeytanları aratmıyor. Bayramlık yerine kefen giyen gül yüzlü çocuklar, hedef gözetmeksizin atılan sayısız bombalar, Mescid-i Aksa’ya ve sivillere yönelik gerçekleştirilen barbarca saldırılar, şehit düşenler, göz altına alınanlar, kutsal bir mabedin alevler içinde yanması karşısında  yapılan kutlamalar, evleri, toprakları  gasp edilen masum insanlar…

Ve her bayramı zulm içinde geçirtiyor Filistinli kardeşlerimize.

Zalim zulm edecek ki Allah onu helak etsin çünkü; hiçbir zalimin zulmü ebedi değildir. Her zulm, mutlaka sahibine geri döner. Ziya Paşa’nın da dediği gibi:

‘’Zâlim yine bir zulme giriftâr olur âhir

Elbette olur ev yıkanın hânesi vîrân’’

Helak olacaksın İsrail, yaktığınız ateş bir gün sizi de yakacak. Ve vallahi bu savaşı kaybedeceksiniz. Neden biliyor musunuz? Çünkü siz Golyat’sınız, Filistinli çocuklar da Davud! Siz Câlûtsunuz! Şu Filistinliler ise Beni  İsrail (yani Allah’ın yolundan gidenler)

Hatırlıyor musunuz geçmişinizi?  Hz. Musa sizi Firavun’un zulmünden kurtarıp o topraklara getirmişti. Orada Filistinliler vardı ve çok güçlüydüler. Hz. Musa: ”Onlarla savaşın Allah size yardım edecek” dedi. Ama siz reddettiniz.

”Orada cabbar Golyat (Calut ) var. Sen ve Rabbin gidin savaşın.’’ dediniz. Hz. Musa sizi terk etti, Allah da üzerinize gazap indirdi. Yıllarca Tih  Çölünde tükendiniz. Sonra merhametli Rab size acıdı. Size Talut (soul) ile imdat etti onun liderliğinde Calut’un karşısına çıkmaya karar verdiniz.

Dört bin kişi yola çıktınız, ancak  313 kişi ırmağın karşı tarafına geçebildi.

Çünkü “Bir avuçtan fazla içmeyin” buyurulan sudan kana kana içtiniz. Çünkü siz hep dünya hırsı ile aldandınız.

Karşı tarafa geçenler içinizdeki müminlerdi. Çok azdılar ve zayıftılar. Ama imanları vardı. O gün sizin elinizde silah yoktu, sopa vardı, değnek vardı ve sapan vardı.

Tıpkı bugünkü Filistinli çocuklar gibi…

Calut ve yandaşları da güçlüydü. Dönemin beş güçlü halkı da Calut’u destekliyordu tıpkı bugün BM’nin en güçlü beş daimi üyesinin sizi desteklediği gibi.

Siz ne yaparsanız yapın, sizi kim desteklerse desteklesin yine  siz kaybedeceksiniz. Zulüm ile abad olamayacaksınız. İblis inat etti, şeytan oldu. Kabil inat etti, yeryüzünde ilk kanı döken katil oldu. Firavun inat etti, hüsran oldu. Siz de hüsran olacaksınız. Yakıp yıktığınız kadar, yanıp yıkılacaksınız.

Ancak biz Müslümanlar olarak, Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocanın şu sözünü unutmayalım.

”8 milyonluk İsrail için 1,5 milyar Müslüman ebabil bekliyorsa ebabiller gelse İsrail’i değil bizi taşlar.”

Yeryüzündeki tüm insanlığı kendilerine köle gören bu şımarık kavim kaybedecek, zelil olacak. Yeter ki biz kanat çırpalım rüzgarımız Filistin’i kurtarmaya yeter. Sabırla ve uzun soluklu olarak mücadele edelim. Modern tarihin en büyük işgal ve hırsızlık hikayesine tanıklık ettiğimiz şu günlerde, sessiz kalarak zulme ortak olmayalım. Boyun eğmenin bedeli karşı koymanın bedelinden daha ağır olduğunu unutmayalım.

Allah, tüm İslam aleminin tek vücut olduğu, tüm dünyada mazlumların çifte bayram yaşadığı bayramlar nasip etsin.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?