Çok uzun zaman oldu. Bu süre zarfında hem ülkemizde, hem de şehrimizde çok farklı hadiseler yaşandı, gündemler değişti.

Tabii biz de bundan payımızı aldık. “Hakikat Gazetesi” Sivas’ın en eski gazetelerinden bir tanesi. Bir değeri. “Hakikat”ın yayın çizgisi, yayın politikası dün de devletimizden, milletimizden, birliğimizden, beraberliğimizden yanaydı. Bugün de böyle, yarın da böyle olacak inşallah. Bunları niye söylüyorum? Şu atlattığımız kısa süreli badirede maalesef pek çok kişinin, kurumun bizleri tanımasına ve bilmesine rağmen tutum ve tavırlarından hoşnut olmadık. Daha bizi dinlemeden, anlamadan ileri geri konuşanlara şahit olduk. Bu süreçte bizlere karşı önyargılı davrananları da gördük. Hülaasa derdimizi anlatacağımız çok şükür makamlar, çok şükür büyüklerimiz vardı. Yeri gelmişken başta Sayın Bakanımız İsmet Yılmaz Bey olmak üzere ve Sayın Valimiz Davut Gül beyefendiye şahsım ve ortaklarım adına çok teşekkür ediyorum. Çünkü, bir hakkın teslim edilmesinde bize cidden çok destek oldular.  Şunu söylemek istiyorum;  Biz kendimizi biliyoruz. Sonuçta gazetemiz bu sıkıntıyı önce Allah’ın yardımı sonra da şehrimizin ileri gelen,  büyüklerimizin destekleri ile atlattı. Tüm Sivaslılara bir kez daha açıktan ilan ediyorum. “Bizim tarafımız devletimizin tarafıdır. Bizim tarafımız milletimizin tarafıdır. Yani bu iki kavram hususunda her zaman her şartta ve her zeminde biz Türkiye Cumhuriyeti’nin yanındayız ve tarafız.

Şimdi bazılarının yüzünde bu satırları okurken hafif tebessüm oluşabilir! Ama son yıllarda ülkemizde o kadar çok hadiseye şahit olduk ki, hatırlayın bu ülkede teröre, teröriste destek olan açık destek veren akademisyenleri, sivil toplum örgütlerini gördük.  Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde olmalarına rağmen sözüm ona terör yardakçısı, terör destekçisi milletvekillerini gördük.  Kendi ülkesi aleyhine demeç veren, yabancılara çalışan sözüm ona gazetecileri tanıdık. Kendi ülkesine, devletine acımasızca saldıran kişi ve kurumları gördük.  Onun için bir defa sapla samanı ayırt edelim.

Geldiğimiz süreçte artık herkes tarafını ilan etmeli, belli etmeli. Ve şunu da hafızalardan çıkarmamalıyız. Biz şu anda devlet olarak, her türlü olumsuzluğa rağmen Suriye’de, bir operasyon yapıyoruz. Yani bir bakıma savaşıyoruz.  İnşallah, yaşadığımız bütün bu olumsuzlukların, sıkıntıların üstesinden geleceğiz. Sadece bir tek şeye ihtiyacımız var. O da her zamankinden daha çok bir olmak, beraber olmaktır. Onun dışında yerli işbirlikçiler ve onların değişik maskelere bürünmüş  soytarıların gücü bu devlete yetmez. Yetmeyecekte inşallah.

Son cümle, Allah devletimize zeval vermesin…