Başlıktan da anlayacağınız üzere Gazze oradaki masum insanların imtihanı değil bizim imtihanımız.

Ne mi demek istiyorum?

Onlar şehitlik denen makama ulaşırken biz Müslüman kardeşleri olarak imtihana tabi tutuluyoruz. Ve Müslüman ülkeler olarak bir şey yapamadığımız için maalesef ki bu imtihanı kaybediyoruz.

Kıymetli dostlar, bu imtihanda bir nebze olsun başarı sağlamamız için elimizde büyük bir koz var; BOYKOT!

Benim almamla ne olacak demeyelim. Biz karınca misali olduğumuzda Siyonistler için büyük sonuçlar doğurduğuna şahit olduk.

Filistin’i gündemden düşürmeyelim!

İşte televizyona daha bakamıyorum. Onların halini gördükçe üzülüyorum. Dayanamıyorum. O yüzden daha takip etmiyorum gibi yaklaşımlar ancak kendimizi kandırmamıza sebep olur. Her gün bakın, seyredin!

Katil İsrail'in savaş suçlusu olduğuna her gün şahit olun. Kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden nasıl işkence yaptıklarına şahit olun. Fosfor bombalarına şahit olun. Anestezi olmadan yapılan ameliyatlara şahit olun. Çocukların kopan uzuvlarına şahit olun. Ve bunlara rağmen o kâfirlerin dünyayla alay edercesine kahvelerini yudumladıklarına şahit olun. Yani biz takip ederken bu acıya dayanamıyoruz diye gündemden mi düşüreceğiz? Takip etmeyince oradaki zulüm durmuyor. Oradaki zulümleri gördükçe daha çok boykot edeceğiz. Onların mallarını kendinize haram kılacağız. Dikkat edeceğiz. Çünkü şuan elimizden bir tek bu geliyor. Ve inanın büyük sonuçlar doğuruyor. Hiç çoktan bu imtihandan anlımızın akıyla çıkalım. Filistinli kardeşlerimize dualar edelim ve zulüm bitene kadar gündemden düşürmeyelim. Şu soruyu sorarak yazımı sonlandırmak istiyorum; İsrail'in tüm malları bize haram olsun mu?