-Uluslarası fitne odaklarının, içimizdeki fetö ve terör işbirlikçilerinin her buldukları fırsatta kaşıntılarını gizleyemediklerini görüyoruz. Anlaşılan karanlık odaların, zehirli locaların “Kurma kolu” olmaktan vazgeçmiyorlar.
-Sözde bir takım amiral müsveddesi; politik ve ideolojik saplantılı işbirlikçilerin gazıyla darbe imalı bir manifesto açıklamışlar.
-Belli ki darbe kokan postalları, Ankara’da demokrasiye balans ayarı verilen günleri, ülkeyi elli yıl geri götüren darbeleri özlemişler.
-Konu vatan, bayrak, kitap, ezan, millet ve beka sorunu olduğunda; savaşı ve şehadeti göze alamayanlar; milletin huzurunu bozmak, devletin gelişmesine engel olmak için dışarıdaki ve içerideki işbirlikçilerinin cesaretlendirmesi ile darbe çağrıştıran bir bildiri kaleme almışlar. Hop derler, noluyor derler, bildiriye yazılan sözleri o amirallere yedirirler...
-Artık Türkiye’nin muz cumhuriyeti olmadığını bazı fosil beyinliler güzellikle de olsa anlamıyor. Vatanına ihanet edip vatansız yaşayıp vatansız gömülenleri hiç görmüyorlar...
-Yıllarca TSK’da gizlenip milleti semiren aymazlar! Hangi başarıyı, hangi icadı memlekete kazandırdınız. Fetöyü elli yıldır içinizde besleyip terör örgütlerinin güç kazanmasına hizmet ettiniz. 15 Temmuz’dan hiç mi ders almadınız, basının karşısına iç çamaşırı ile çıkan hainlerden hiç mi ibret çıkartmadınız? Uzun soluklu ihanetlerin kısa soluklu mücadelesi olmaz. Bundan sonra olası bir darbe kalkışmasında hainler mezarlığı dahi olmayacağını hiç mi düşünmüyorsunuz?
-Sivil Toplum Kuruluşu çatısı altında, sözde vakıf, dernek, oda kimliğinde, açıktan terörü ve teröristleri korumaya çalışan, Ey Vatan, millet ve din düşmanları ! Size sesleniyorum... Bu vatanı sahipsiz mi zannettiniz ? Siz kendinizi dokunulmaz mı ilan ettiniz ?
-15 Temmuz’da mayasır hastalığına yakalanmış fetöcü hainlerin tımarından ders çıkartmayanların kurdeşen olması haktır.
-Kendi kafalarında yarattıkları ve milletin nazarında kıymeti harbiyesi olmayan sözde değerlerle, Cumhuriyeti savunuyor görünen bu amiral müsveddeleri mayasır tedavisini ısrarla reddediyor...
-Mazluma ve güçsüze her daim kol kanat açan, onları ezdirmeyen, yaralarını sarıp sarmalayan, bu aziz vatan ve onun yılmaz bekçileri; vatanının ekmeğini yiyip, kendisine ihanet edenleri de vakti saati geldi mi; "Hak arayanın hakkını verir. Baş kaldıranın başını alır.”
-Gazi milletimizin 15 Temmuz kalkışması karşısında asker elbisesi giymiş hainlere karşı yazdığı destanı, dost ve düşman tüm cihan gıpta ile seyredip ibret aldı. Ferasetini Kuran ve sünnetten alan bu Aziz millet, hür yaşama iradesine ipotek konulmasına canı pahasına da olsa artık izin vermez.
-Derhal savcılar bu darbe özlemi çeken, milletin huzuruna ve barışına karşı bildiri yayınlayan müptezellere karşı soruşturma başlatmalı...
