-Haftalardır ülke ve millet olarak, millet ittifakını oluşturan masa altında gizlenen gizli ortak HDP ile altılı masanın üst akıl tarafından yazılıp oynanmakta olan senaryosunu izliyoruz..
-Karamollaoğlundan sonra şimdide Davutoğlu hayalllerini anlattı. Cumhurbaşkanı adayları için bir protokol yapılacakmış. Cumhurbaşkanı seçilecek kişi, her stratejik karara birlikte imza atacaklarmış. Bir devlet kurumuna atama yapılırken 6 liderin imzası olmadan atama yapılmayacakmış. Kılıçdaroğlu ve işbirlikçileri, Anayasayı ihlal ettiğini, artık tam bir milli güvenlik sorunu haline geldiklerinin farkında değil. “Emret Komutanım” diyecek "kukla aday’la %1’in altında oy alan bir parti %50 artı 1’le oy almış seçmenin iradesine ipotek koyarken bu gün % 52,6 oy almış seçilmiş başkanı diktatör diye eleştirken hiç mi yüzleri kızarmaz, hiç mi utanıp sıkılmazlar ?
-Her şeyden önce bu açık bir Anayasa ihlalidir. Yürütme organının üzerinde veya arkasında veya önünde bir "politbüro" kurmaktır. Ülkenin seçilmiş hükümetine müdahaledir. Hukuksuzluktur. Rus modelidir.
-Seçmenin İsmini ve partisi dahi bilmediği, binde bir oyu olan partiler ve liderlerinden, masadaki liderlere sorulmadan hiç bir stratejik belgeye imza atamayacak millet ittifakının cumhurbaşkanı projesini ve HDP’nin kendilerini dikkate alıp talepleri yerine getirilmezse millet ittifakına olan manifesto açıklamalarını dinliyoruz.
-Altılı masanın ve gizli ortakları HDP’nin haftalardır yaptıkları buluşmalardan, görüşmelerden çıkan sonuç; eski dönemlerdeki koalisyon hükümetlerinin “Siyasi Vesayetinden” başka bir şey değil. Millet ittifakı, vatandaşa eski koalisyon düzenlerini vaad ediyor. Altılı masa ve gizli ortaklarının derdi Batının ve kendi özledikleri vesayet düzenini inşa etmek.
-ülkemizi ve aziz milletimizi siyasi ve sosyal kaos ikliminden, koalisyon hükümetlerinin yıkımından Ak Parti hükümetleri çıkardı. Türkiye yıllardır çift başlı yönetimleri kaldıramadığı için ağır bedeller ödedi.
-Senaryosunu Akşener'in yazdığı Kılıçdaroğlu dışında altılı masa liderleri ve İmamoğlu'nun İBB Başkanlık sarayı makam odasında oynadığı piyes faş olunca Almanyaya giden Kılıçdaroğlunun “ iç işlerimize karışmayın” çıkışı akabi Akşenerin,
“Kimseden izin alma mecburiyetim yok, söyleyeni de fena çarparım” çıkışıyla “altılı masa dağılma noktasına geldi. Masada tansiyonun yükseldiğini gören masanın kurucusu üst akıl ABD ve ortakları araya girerek Kılıçdaroğlunun baş rol oynadığı gizli ortak HDP ve altılı masanın yıkılmasına müdahale ettiler. Davutoğlu, İmamoğlunun kontrölünde olan ve Topkapıda yeni açılan Halk Tv’de akla-izana sığmayan açıklamalar yaptı.
-Yıkılmaktan ABD, Almanya ve İngiltere gibi üst aklın müdahalesiyle kurtarılan gizli ortak HDP ve altılı masa, dokuz saatlik bir toplantıdan sonra yine adayını belirleyemedi. Kulis Haberlerine göre Sine-i Milletin iradesinin çıkar amaçlarına hizmet edecek “Milletvekili Borsası” kuruldu. Kılıçdaroğlunun masanın ortak adayı olarak gösterilmesi karşılığında Deva, Gelecek, DP ve SP’ye kırk milletvekilinin peşkeş çekileceği, TBMM’ye girip gurup kurmak için anlaşmışlar.
HDP, Anayasa mahkemesince kapatılırsa bu durumu fırsata çevirmek isteyen ve aniden HDP sevgisi fışkıran Babacan, “anadilde eğitim” oltası ile HDP‘ye gözkırparken öte taraftan CHP listelerinden alacağı kontenjan ile TBMM’ye girmeyi planlıyor.
-HDP seçmenine ve Kandile gözkırpan Ali Babacan'ın değiştirilmesi teklif bile edilemez olan Anayasa'nın ilk dört maddesi aleyhinde beyanat vermesine İP ve Akşener dut yemiş bülbül gibi korkudan sustu. Yine Akşener’in geçmişte yaptığı 32. Gün proğramının ara bölümünde kuliste M.Ali Brand’a “Refah-Yol hükümeteni ben yıktım” dedikten sonra rahmetli Erbakan’ın mirasını temsil ettiğini söyleyen, 28 Şubat zulmünde en ön saflarında olduğunu söyleyen, başörtü yasağını uyguladığını söyleyen Akşener’e; SP ve lideri Karamollaoğlundan onun ihanetine, millete ve Erbakan’a yapılan zulme karşı tek bir kelam edilmemeside samimiyetlerini ve üst aklın projesi olduklarını gösteriyor.
-Bebek katili terör örgütü PKK’nın elebaşısı Duran Kalkan, pkk terör örgütünün nasıl can çekiştiğini, terörün bitme noktasına geldiğini anlatırken 6’lı masa’ya yalvarıyor. Terör sorununa, “Kürt sorunu” adını koyup yeni açılım peşinde koşan muhalefet, can çekişen PKK terörüne cesaret veriyor.
-Seçime sadece kendi nam ve kişisel çıkarları için hukuksuzluk, kaos vaat ederek giden gaflet, dalalet ve hıyanet içinde olan gizli ortağı HDP olan altılı masadan oluşan muhalefetimiz var. Bu siyasi bir aymazlıktır. Demokrasinin en temel ilkesi olan seçmen iradesini inkar etmektir. Demokratik meşruiyete aykırıdır. Gazi meclis kiralık vekilleri görmüştü. Ama artık kırk kişilik partiler, masada kaptıkları bir koltuk sayesinde ülkeyi yöneteceklermiş. İşte bu durum gizli ortak Hdp ve altılı masanın neden bu ülkede seçim kazanamayacağının göstergesidir.
