USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

“YİNE TAKKE, DÜŞTÜ YİNE KEL GÖZÜKTÜ

30-09-2022

-Bir türlü milli olamayan, milletle ve değerleriyle barışamayan CHP’nin iktidar olamamasının nedeni islamla ve onun değerleriyle barışamamasından, halka hizmetkar olamamasındam, milletin iradesini hazmedememesinden, Türkiye düşmanlarıyla sürdürdükleri işbirliğinden ve illegal örgütlerle olan bağlalarından kaynaklanıyor.

 

-HDP’nin TBMM’ye girişi, Doğu illerinde yıllardır sıfır çeken CHP’nin, Kürt seçmenin oyunu alabilmesi için 1980 sonrasından itibaren Kandilin siyasi sözcülüğünü yapan Dep, Dehap, Hadep gibi terör örgütlerinin avukatlığını yapan partilerdeki Ahmet Türk, Leyla Zana, Sırrı Sakık gibi isimleri ilk defa CHP listelerinden meclise girdi. Daha sonra sırasıyla kurulan kandilin sözcülüğünü yapmış partilerle vatana ihanetin içinde yer aldılar. Hdp ve Kandil hiç bir zaman kürt vatandaşlarımızın sözcüsü olamaz. Hdp ve onun hamisi Kandil Kürt vatandaşlarımıza kandan, gözyaşından, zulümden ve sefaletten başka hiç bir iyi niyet göstermedi.

 

-HDP ile 2010’dan itibaren açık işbirliği yapan, terörü kınayamayan CHP ve marjinal kurmayları; her fırsatta fetö, pkk, ypg gibi terör örgütlerine destek verirken; 2023‘teki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini alabilmek için Türkiye düşmanlığı güden ülkelerle ve STK’larla akıl almaz ilişkiler kurmaktan geri durmuyor.

 

-Bir çok terör olayında pkk, dhkpc, fetö gibi terör örgüt üyelerini kınayamayıp onları koruyan açıklamalarıyla milli güvenlik sorunu olan CHP ve kurmayları en son 26 Eylülde Mersinin Mezitli ilçesindeki polisevine iki pkk’lı kadın terörist tarafından düzenlenen alçak saldırıda şehit olan bir polis ile yaralanan bir başka polisimizi şehit eden PKK-KCK terör örgüt üyesine sahip çıktığı raporlarlar ortaya çıktı. Bu hain saldırıda kendini patlatan terörist “Zozan Tolan” kod adlı “Dilşah Ercan PKK/KCK terör örgütünün gençlik yapılanması içerisinde faaliyette bulunmuş. Terör örgütüne üye olmak ve eylemlerinden cezaevine girip çıkmıştı.

 

-Kaç defadır takkesi düşüp keli görünen CHP zihniyeti; Grup sözcüsü Özgür Özel, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve CHP milletvekili Nurettin Demir tarafından 2012’de hazırlanan, “Türkiye’de Tutuklu Gazeteciler” CHP’nin altına imza atarak yayınladığı raporda polisevine düzenlenen saldırada kendini patlatan terörist Dilşah Ercanı sözde masum bir gazeteci algısına büründürüp “cezaevinde yatan gazeteciler” raporu ile yayınladılar. Güya özgür gazetecilere baskı yapılıyor, tutuklanıyor, cezaevlerine gönderiliyor yaygarası ile ulusal ve uluslarası basında polis katili bir teröristi aklamaya çalışmaları CHP’nin milli olmadığı, gaflet ve dalalet içinde olduğu, milli güvenlik sorunu teşkil ettiği, yıllardır hdp ile birlikte et tırnak olduklarının son belgesidir.

 

-Hal böyle iken İyi parti; terör örgütleri ile böylesine iç içe girmiş, siyasette uzun süredir ittifak yaptığı CHP ile devam eden stratejik ortaklığı kendisine ve milliyetçi tezlerine zarar vermeye devam ediyor. Pkk eylemlerine sessiz kalan, pkkyı kınayamayan, hdp’ye bakanlık verilmesini savunan chp zihniyeti ile ortak hareket eden, sözde demokrasi söylemi ile hdp’nin hamiliğine soyunan CHP ile birlikte altılı masada İyi partinin CHP ile arasına mesafe koymaması seçmenin gözünde İyi partiye olan güveni sarsıyor.

 

-Bu teröristlerin eylemlerine ve Türkiye karşıtı çalışmalarına uluslarası basın ve içerdeki işbirlikçileri çok kolay bir işlemle itibar sağlıyor. Toplumda kıymeti olmayan alelade bir dergi veya yayın organı ile kamuoyunda boy gösteriyorlar. Matbaadan bir dergi bastırıyorlar. O derginin içine gazeteci diye militanların künyelerini yazıyorlar. İsimleri yazdıkları andan itibaren bunlar gazeteciyi diye piyasaya sürüyorlar. Tabi bu militanlar sözde gazeteci diye içeride ve dışarıda muhatap alınıyor. Sonra olaya diğer mahfiller giriyor. Bu militanlara yurt içinde ve yurt dışında Türkiye aleyhine mülakat veriliyor, siyasi parti temsilcileri ile röportaj yaptırılıyor.

 

-Dergi aslında terör örgütünün yayın organı, dolayısıyla orada yazı yazan gazeteci değil teröristtir. İlk işi budur. Zira terör örgütü tarafından ona görev tevdi edilmiştir. Biz bunu biliyoruz; ama başta Batı olmak üzere, Türkiye'nin karşısında bulunan güçler bu militanlara gazeteci; biz ise terörist diyoruz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?