İNSAN ACIYLA BÜYÜR.

Yazıma bir hikayeyle başlamak istiyorum.

Şimşek düştüğü zaman yıldırım düştüğü zaman bütün kuşlar bir araya gelir. Tir tir titrerlermiş ama karnı kanalı serçe sırtını yere verirmiş ayaklarına gök yüzüne dikermiş.

Kuşlar da gülerlermiş üzerine alay ederlermiş zavallı yerlerde sürünüyor korkusundan da ayaklarını kaldırıp hareket ediyor. Bir gün yine böyle dediklerinde.

Serçe ayağa kalkmış demiş ki, siz benim korktuğumu nereden çıkarıyorsunuz.

Demişler ki sırtını yere verip ayaklarını sallıyorsun korkmuyor musun. Hayır peki ne yapıyorsun dediklerinde.

Yıkılır diye gök yüzünü tutmaya çalışıyorum demiş.

Her insan karnı kınalı serçe gibi olmalı kucaklamalı, dünyayı tıpkı bir annenin evladını bağrına bastığı gibi,

Kurtulmalıyız benlik kibrinden, annesini babasını yitirmiş çocukların feryadını Allah’a havale etmemeliyiz.

Allah zaten yarattığı kulu düşünüp yardım edecektir muhakkak. Peki sen ben biz ne yapacağız?

Sadece susuyoruz.

Veremeyiz bu vebalin hesabını en büyük savaş insanın içinde başlar ya cesaret ve kararlılık gösterip aydınlığa çıkarız.

Ya da hatalarımıza takılı kalıp karanlığın gölgesinde kayboluruz.

Zaman çılgın, zaman bağımsız acıyla büyümüş ama umudunu hiç yitirmemiş İnsanı olgunluğa eriştiren yaşından ötürü yaşadıklarıdır.

Mutluluğu paylaşacağımız gibi acıyı da bölüşmemiz lazım.

Kaderi daha ne kadar suçlayabiliriz coğrafya ne zaman insan hayatında sorun olmaktan çıkacak.

Mümin müminin kardeşidir. Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir. Hadis i şerifine daha ne kadar kulaklarımızı tıkayacağız Kur’an’ı Kerim insana kalk mücadele et diyor.

İnsan Allah’ım sen mazlumlara yardım et diyor. Filistin’li imam Mahmud Hasanat Cuma hutbesinden dediği gibi

Şuan bu sayı daha fazladır tabi ....

30.000 Şehidin

70.000 Yaralının

100.000 Sakıt’ın

2 milyon evsiz aç ve susuz insanın uyandıramadığı bir şey anlatamadığı bu ümmete buradan

Konuşsam ne olur?

Konuşmasam ne olur dediği gibi

Karanlığın gölgesinde bıraktığımız ruhlarımızı kim bilir, kaç mevsim kaç bahar temizleyecek? Acılar ortak olmalı, Tıpkı gülüşlerimiz gibi dumanı olmayan yangınlarımız, acısı olmayan yaralarımız yarını olmayan hayatlarımız var.

Maalesef aydınlığın olmadığı tepeden güneş bir gün muhakkak farklı doğacak o gün insan büyüdüğünün farkına varacak.

Yalnızca acıyla ;

“İnsan yalnızca acıyla büyür.”

Bunun farkında olmak ve başa gelen talihsizliği kabul etmek iyidir, yaşamın bedende değil de ruhta olduğunu fark ettiğimizde artık ölüm yoktur.

Sadece bedenden Kurtuluş vardır. Ruhumuzda ölümün ötesinde bir şeyler görürüz. Zihnimizde neyin bedensel olmadığını ayıklayın.

O zaman içinizde neyin ölümsüz olduğunu anlayacaksınız,

Her insan karnı kınalı bir serçe gibi olmalı kucaklamalı, dünyayı tıpkı bir annenin evladını bağrına bastığı gibi,

Kurtulmalıyız benlik kibrinden, annesini babasını yitirmiş çocukların feryadını Allah’a havale etmemeliyiz. Hesap sormalıyız, Elimizden dilimizden geleni yapmamız lazım.

Allah zaten yarattığı kulu düşünüp yardım edecektir. Muhakkak. Peki sen ben biz ne yapacağız?

Sadece susuyoruz.

Veremeyiz bu vebalin hesabını en büyük savaş insanın içinde başlar ya cesaret ve kararlılık gösterip aydınlığa çıkarız.

Ya da hatalarımıza takılı kalıp karanlığın gölgesinde kayboluruz.

Zaman çılgın, zaman bağımsız bir bakmışsın ömründen geçip gidi vermiş acıyla büyümüş ama umudunu hiç yitirmemiş İnsanı olgunluğa eriştiren yaşından ötürü yaşadıklarıdır.

Mutluluğu paylaşacağımız gibi acıyı da bölüşmemiz lazım.

Kaderi daha ne kadar suçlayabiliriz coğrafya ne zaman sorun olmaktan çıkacak.

Mümin müminin kardeşidir. Komşusu açken tok yatan bizden değildir.

Hadis i şerifine daha ne kadar kulaklarımızı tıkayacağız Kur’an’ı Kerim insana kalk mücadele et diyor.

İnsan Allah’ım sen mazlumlara yardım et diyor. Filistin’li imam Mahmud Hasanat Cuma hutbesinden dediği gibi

Şuan bu sayı daha fazladır tabi ....

30.000 Şehidin

70.000 Yaralının

100.000 Sakıt’ın

2 milyon evsiz aç ve susuz insanın uyandıramadığı bir şey anlatamadığı bu ümmete buradan

Konuşsam ne olur?

Konuşmasam ne olur dediği gibi

Karanlığın gölgesinde bıraktığımız ruhlarımızı kim bilir, kaç mevsim kaç bahar temizleyecek? Acılar ortak olmalı, Tıpkı gülüşlerimiz gibi dumanı olmayan yangınlarımız, acısı olmayan yaralarımız yarını olmayan hayatlarımız var.

Maalesef aydınlığın olmadığı tepeden güneş bir gün muhakkak farklı doğacak o gün insan büyüdüğünün farkına varacak. Hem de ,

Yalnızca acıyla ;

“İnsan yalnızca acıyla büyür.”

Bunun farkında olmak ve başa gelen talihsizliği kabul etmek iyidir, yaşamın bedende değil de ruhta olduğunu fark ettiğimizde artık ölüm yoktur.

Sadece bedenden Kurtuluş vardır. Ruhumuzda ölümün ötesinde bir şeyler görürüz. Zihnimizde neyin bedensel olmadığını ayıklayın.

O zaman içinizde neyin ölümsüz olduğunu anlayacaksınız,

Daha iyi bir insan olmak ümidi ve arzusuyla Her halimizle bir harbin içindeyken şehirler yıkılıp insanlar ölürken bu ümmete katliam yapılırken bayram nasıl bayram ola bilmiyorum.

Ümit ediyorum kurbanlarımızla birlikte nefsimizi de boğazlarız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayhan BATUR Arşivi

Aynada ki, Yüzler.

16 Temmuz 2024 Salı 09:26

Duyguların Rengi

09 Ağustos 2023 Çarşamba 11:30

ANADOLU’DAN KIRILAN HAYATLAR

22 Mayıs 2023 Pazartesi 10:32

Sabır.

14 Şubat 2023 Salı 00:01

DİNCİ KATLAR

02 Kasım 2022 Çarşamba 00:02

DÜNYA HALİ.

01 Ekim 2022 Cumartesi 00:01

Istırap İçinde Kalmış Bir Dünya

05 Ağustos 2022 Cuma 00:02

Ağlayın Ey Müslümanlar Ağlayın

07 Nisan 2022 Perşembe 00:01

Eti Senin, Kemiği Benim.

21 Şubat 2022 Pazartesi 00:02