ÖNEMLİ YAZI: HURAFE BATAKLIĞINA DÜŞENLER!

Dini konularda bilgi sahibi olanlar iki yoldan yetişirler. Birileri, ilkokul, ortaokul, İmam Hatip, İlahiyat ve nihayet yüksek lisans yaparak Profesörlüğe kadar yükselebiliyorlar.

Diğer birileri de Kuran kursları, Hafızlık, Arapça dersler okutan medreseler, Sarf, Nahiv, Fıkıh, Kelam, Hadis Tefsir dersleri alarak İslami ilimlerde ilerleyerek Âlimlik mertebesine ulaşabiliyor. Bu iki gurubunda, ilim dallarında ilerlerken yollarında onları bekleyen mayınlı alanlar vardır. Bu mayınlı alanlara isabet edenler ölmezler ama yaralanırlar.

 Tedavi olmazlarsa sakat olarak kalırlar. Bu yolların mayınları İslam dinine dışarıdan katılan hurafelerdir. Hintten, Fars’tan, Türk illerinde, Mısır kültüründe, Yahudilikten, Hıristiyanlıktan gelenler kendi inançlarını bilerek veya bilmeyerek kasıtlı veya kasıtsız İslam dinine şırınga etmişler. Peygamberlerini, Görüşlerini, Kanaatlarını Mezheplerini Tasavvuflarını, Tarikatlarını, hilafetlerini ve siyasetlerini üstün göstermek için Mucizeler, Kerametler, Hadisler, kıssalar, masallar ve misaller uydurmuşlardır. İslam dinine öyle uydurmalar katmışlar ki, insanlar tarafından uydurulan din, Allah’ın indirdiği dinin önünü kapatmış, uydurulan din, gerçek dinin yerini almıştır! Zaman-zaman bu duruma itiraz edenler olmuş ama hurafeciler, gerçeği arayanların adını Bidatçı koymuşlar ve sesleri kalabalık olduğu için gerçeği arayanları susturmuşlardır.

Hurafeciler önce Peygamberi yüceltmeyi öne almışlar. Peygamber, Beni Hz. Musa’dan üstün tutmayın. Mahşer günü ben bayılıp düşeceğim, Hz Musa beni uyandıracak demiş ama hurafeciler durur mu? Hemen bir hadis uydurmuşlar.

Peygamberimiz diyesiymiş ki: Hz. Musa, “Ya Rabbi beni Muhammet ümmetinden eyle” diye Allaha dua etmiş. Çünkü Çok istediği halde Hz. Musa Allah’ı görememiş. Hâlbuki Hz Muhammed’in Miraçta Allah’ı göreceğini duymuş, onun için Muhammed ümmetinden olmak istemiş. Resulüllah! Beni Hz. İsa’dan üstün tutmayın demiş. Hurafeciler bakmışlar ki, Hıristiyanlar Hz. İsa’yı yüceltmek için demişler ki: Allah kâinatı Hz İsa için yarattı. Hz İsa’yı da kendisi için yarattı.” Hurafeciler, bu sözün altında kalırlar mı? Hemen hadis yetmez demişler ve hadis Kutsi uydurmuşlar: “Levlake levlak, Lema halektül Eflak” Yani Allah demiş ki: “Ey Resulüm, sen olmasaydı-sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım. Üç asır sonra bu sözü Hadis kitaplarının içine katmak istemişler fakat hadisçilerden birileri çıkmış Mevzuat, yani uyduma hadisler, tespit etmeye başlamışlar. Bu sözün de Hadis olmadığını, Hadisi kutsi hiç olamayacağını söylemiş ama Hz. Muhammed’i Hz. İsa’dan üstün göstermeye çalışanlar durmamışlar ve çareyi şöyle bulmuşlar: “Bu Hadisi Kutsinin lafzı uydurmadır ama manası gerçektir” demişler. Yani Hadisi Kutsi diye manası Allahtan ve sözleri Peygamberden dedikleri hadisi kutsinin uydurma olduğunu kabul etmişler. Sonrada birisinin bu manayı lafızlaştırarak Allah ve Resulü hakkında söz uydurduklarını kabul etmişler. Ve bu manaya inanarak, “Allah’a yalan uydurandan daha zalim kim olabilir” ayetine muhatap olmuşlardır. Bu hurafeleri o kadar çok uydurmuşlar ki gerçekler, uydurulanların yanında binde yüz veya yüzde on olarak anca kalmış. Mesela: Günümüz de gelişen cihazlarla sayımı ve tespiti kolaylaşan hadislere bir bakıyoruz ki: İki milyon üç yüz bin hadis yazılmış ama sahih olarak kabul edilen hadislerin sayısı yirmi iki bini geçmiyor. Bu yanlışları, hurafeleri yazacak olsak ciltler dolusu kitaplar olur. Çok şükür günümüzde Kuran’ı kerimin mealleri, Tefsirleri diğer dini eserler Müslümanların ana dillerine çevrildiği için Kuranı anlayarak okuyanlar, Kuranda olmayıp ta diğer kitaplarda olanları ve Kuran da olupta, diğer kitaplarda olmayanları görmeye başladılar. Bu durumlara itiraz etmeye başladılar. Kuran’ın inmesinden, İslam Dininin tamamlanmasından iki yüz sene sonra yazıya geçirilen hadisleri öne çıkararak, Kuranı geri plana atanlar hemen karşı saldırıya geçtiler ve Kuran Müslümanları, Hadis inkârcıları gibi sıfatlarla doğruları arayanları baskı altına almaya başladılar. Gerçeklerin önü ne kadar kapatılırsa kapatılsın bir gün ortaya çıkmak gibi huyları vardır.

Bugün yaşanan odur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bekir ÇÖL Arşivi

DİNİN GERÇEK KAYNAĞI KURANDADIR:

01 Haziran 2025 Pazar 15:58

FAİZ ÜZERİNE BİR ANALİZ.

25 Mayıs 2025 Pazar 10:04

HAFIZ OLMAK

18 Mayıs 2025 Pazar 15:48

KURANI SÜNNETLE ANLAMAK NASIL OLACAK?

07 Nisan 2025 Pazartesi 15:18