USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

TABANSIZ ÜNİVERSİTELER

07-03-2022

Birkaç yıl önce YÖK (Yükseköğretim Kurulu) Başkanı Sayın Prof. Dr. Yekta Saraç, üniversitelere girişte uygulanan ÖSYM taban puanlarının yükseltileceğine ve böylece kaliteyi de yukarıya taşımak için bir dizi önlem alınmış olacağına dair bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamalar akademik çevrelerde çok olumlu karşılanmıştı.

Ancak Sayın Saraç’ın görevi bırakmasından sonra YÖK, daha önceki açıklamalarının aksine geçen haftalar içinde aldığı bir kararla lise mezunlarının bir üniversiteye girebilmesi için ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda belli bir taban puan almış olmak şartını kaldırdı.

Bunun anlamı şudur: ÖSYM sınavına giren ve en düşük seviyede de olsa herhangi bir puan alabilen herkes bir üniversiteye girmek için tercih yapabilecek.

Sınavlarda en düşük seviyede de olsa herhangi bir puan alabilmek için yarım soruyu doğru yapmak; yani yarım ham puan almak yeterlidir. “Yarım soru ne demektir? Yarım doğru olur mu?” diye soranlar olabilir. Konuya aşina olan herkes biliyor ama burada yine de açıklayalım:

Bu durum şu meşhur “Dört yanlış bir doğruyu götürür.” meselesiyle ilgili. Bir adayın cevapladığı sorulardaki dört yanlış cevap bir doğru cevabı siler. Diyelim ki bir aday sınava girdi ve beş tane soruya cevap verdi. Bu beş cevaptan bir tanesi doğru ise adayın verdiği dört yanlış cevap bir doğruyu götürür ve adayın sıfır doğrusu kalır. Eğer aday sekiz tane soruya cevap verir ve bu sekiz cevaptan iki tanesi doğru olursa adayın verdiği altı yanlış cevap, doğru cevaplardan 1,5 (bir buçuk) tanesini götürür. İki doğru cevabın bir buçuğu gidince geriye yarım doğru kalır.

İşte YÖK’ün taban puan şartını kaldırmasından sonra bu yarım doğruya ulaşabilen; yani yarım “net”i olan her aday bir üniversiteye girmek için tercih yapabilecek. Hâlbuki bu son düzenlemeden önce herhangi bir üniversite bölümünü tercih edebilmek için belli bir taban puanı almak, o taban puanını alabilmek için de en azından 15-20 net cevaba ulaşmak gerekiyordu.

Yeni uygulamanın birçok kesim tarafından olumlu karşılandığını iddia eden YÖK yetkililerinin yaptığı açıklamalara bakılırsa üniversite tercihi yapabilmek için taban puan almış olma şartının kalkması, rekabeti artıracağı için kalitenin artmasına katkıda bulunacakmış.

Ben bundan şunu anlıyorum: Kaliteyi yükseltmek için seviyeyi düşürüyoruz!

Gel de gülme.

Taban puan kalkınca rekabetin ve dolayısıyla kalitenin artıracağını iddia edenler, tıp fakülteleri, hukuk fakülteleri ve bazı mühendislikler için uygulanan asgarî başarı sıralaması şartını da kaldırsınlar da tam olsun bari.

YÖK yetkililerinin yeni uygulamaya dair yaptıkları açıklamalarda iddia ettiği gibi bunu kimlerin olumlu karşıladığını bilmiyorum; ama ben üniversite çevrelerinde bir tane hocanın bile bu uygulamaya olumlu baktığını, bir kişinin bile bu uygulamanın doğru olduğuna dair kanaat açıkladığını görmedim, duymadım.

Bir üniversite hocası olarak ben de buradan kanaatimi belirteyim: Seviyeyi düşürerek kaliteyi yükselteceğimizi iddia etmek abesle iştigalden başka bir şey değildir.

Bu uygulama, herkesi üniversite mezunu yapalım derken ülkenin geleceğine yazık etmektir. Bu karardan vazgeçilmezse dört-beş yıl sonra ortaokul seviyesindeki matematik bilgisinden mahrum mühendislerimiz, okuduğunu anlamaktan ve birkaç cümlelik düzgün metin yazmaktan aciz öğretmenlerimiz, madde ve enerji olgularından habersiz pozitif bilimcilerimiz, en temel ekonomi teorilerinden ve politikalarından habersiz ekonomistlerimiz ve daha en temel alan bilgilerinden habersiz bir yığın meslek erbabımız olacaktır.

Popülist politikalar uğruna ülkenin geleceğine zarar verecek uygulamalara yönelmekten “tabansız üniversiteler ve üniversiteliler” oluşturmaktan vazgeçilmeli.

Sözün özü: Bu karardan bir an önce geri dönülmeli.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?