Tüm bu olumlu gelişmelere karşın turizmin gerek uluslar arası gerekse ulusal düzeyde toplumsal, ekonomik ve siyasal değişimlerden etkilenmesinin bir sonucu olarak Türkiye’nin bazı yörelerinde var olan asayiş sorunlarının ve bu sorunların ve bu sorunların dünyada uyandırdığı etkilerinin de, kısa dönemde Türkiye turizminin olumsuz etkileyeceği kuşkusuzdur. Öte yandan, mevcut sorunlar ortadan kaldırılsa bile Türkiye’nin dünyada çatışmaların ve savaşçıların en çok yaşandığı bölgenin içinde yer alması nedeniyle sürekli olmasa bile zaman zaman 1991 yılında yaşanan körfez krizi 1997 yılında yaşanan Kosova savaşı ve 2002’de başlayan ırak savaşı gibi olayların etkisinde kalması gibi kaçınılmaz görünmektedir.

Turizme katılan Çinli sayısı artacak:

Çin, önümüzdeki yıllarda ciddi bir turizm pazarı olabilecek bir ülkedir. Çin ekonomisinin son yıllarda gösterdiği performans ve ülkenin nüfusu pek çok ülkenin iştahını kabartmaktadır. Araştırmalara göre Çinde yüksek gelire sahip olanların toplam nüfusa oranı % 27dir. Bu anlamıyla Çin nüfusunun yaklaşık ¼ ünün turizm alanında potansiyel tüketici konumuna ulaştığında söz edilebilir. Önümüzdeki yıllarda dünyada uluslar arası seyahate katılarak 1 milyar turistin 100 milyonun Çinli olacağı hesaplanmaktadır.

Turizm bilinci yaygınlaşacak:

Türkiye turizminde önemli bir gelişmede sayıları giderek artan örgün ve yaygın turizm eğitimi programları ile son yıllarda Türkiye de turizm bilincinin sağlıklı bir şekilde yerleşmeye başlaması sonucunda turizm sektörüne yönelik çalışmaların daha duyarlı bir hale getirilmesi olacaktır.

-Okumuyorsanız ve araştırmıyorsanız uyuyorsunuz demektir.