ALLAH ZİHİN AÇIKLIĞI VERSİN

Mehtap BÖLÜKBAŞI

3 yıl önce

         Hayatımızın en önemli parçası, sırlarımızı, kimseyle paylaşmamamız gerekenleri kilitleyip ve tekrar onlara kolayca ulaşmamızı sağlayan, kapalı kapıları açan ŞİFRELER?

        Eski insanlara dönüp bakıyorum da şifreyi değil kullanmak bilen bile yoktu. Çünkü buna ihtiyaçları da yoktu. Ancak şimdi telefonun, kredi kartlarının, bankamatiklerin, internet ve telefon bankacılığının, facebook, instagram, twitter gibi sosyal medyalarımızın, kasaların, bavulların derken bütün gizlerimizin anahtarı olan şifrelere boğulmuş durumdayız.

       Unutkanlığınız ya da dalgınlığınız varsa işte o zaman yandınız. Hatırlamaya çalışmak, acaba nereye yazmıştım deyip orayı burayı karıştırmak, akla gelen şifreleri deneyerek açmaya uğraşmak, her şeyi birbirine karıştırıp büyük bir krizin içine dalmak emin olun herkesin başında olan bir dert.

      Şifrelerimizi korumak için herkesin kendince çözümler üretmesi en doğrusu aslında. Kimi telefonundaki notlar bölümüne yazmakta, kimi küçük bir not defteri edinip yanında taşımakta. Daha teknolojik davranıp kodlama yöntemi bulanlarda yok değil. Ancak bu kodlanan, not alınan yerlerinde yine bir şifresi bulunmakta. Yoksa sizin kolayca ulaştığınız başkası içinde kolay ulaşılabilen olacak.

      Bu durumla nasıl baş edeceğiz derken her gün yeni bir engel daha hayatımıza dâhil oluyor. Örneğin mobil bankanıza girip işlem yapacaksınız hop karşınıza ya zaman aşımı ya da şifre yenileme zamanı? Yahu bu şifreyi daha yeni ezberlememiş miydik? Daha yeni alışmış kolayca kullanıyorduk. Tekrar yeni şifre oluşturmak için kolları sıva. Bundan iki defa önce kullandığımızı yapalım hem ezberi kolay deriz bazen. Ama onu yeterli derecede güvenli bulmamakta sizi daha karmaşık, kırılması daha zor olan şifreyi bulmaya zorlamakta. Ve deneme 1-2-3 derken yeni şifreyi buluruz. Bunu da unutmamak için yazdığın not defterini, hafızanı sil yenisini yükle. Tabi bu arada işinde acilse cinnet geçirmemek elde değil.

       Genç nesil telefon, internet çağında doğup büyüdüğünden bu konularda çokta zorlanmamakta. Çünkü başından beri hayat düzenleri bu sisteme göre kuruldu. Peki, 50´li yıllardan sonra dünyaya gelmiş bugün olgunluk dönemlerini yaşayan, teknolojiyle orta yaşlarında tanışan kişiler bugün ki ritme nasıl adapte olacak. Bu nesil şu an muhtemelen emeklilik yaşı gelmiş, bankamatik önünde emekli maaşını çekmekte. Teknolojiyi sonradan öğrenmeye çalışan bu nesil bankamatik önünde ne kadar başarılı oluyor. Hadi şifrelerini ezberlediler diyelim peki o bankamatiği nasıl kullanacaklar. İnanın onlar için çok zor. Çoğunlukla tek başlarına olduklarında birilerinden mecburen yardım istiyorlar. Dolandırıcıya denk gelmezlerse şanslılar. Yoksa vay bu insanların haline. Haberlerde de izlediğimiz gibi en çok dolandırılanlar bu yaş grupları.

       Kısacası herkes gibi bende bu şifrelerden dolayı sıkıntı yaşamaktayım. Basit çözümler bulsam da sürekli yenileri eklendiğinde içinden çıkılmaz bir durumun içinde buluyorum kendimi.

      Şifreli hayatlarımızı kafaları kaçırmadan, dolandırılmadan yaşayabilmemiz için öncelikle balık hafızalı olmamamız gerekiyor. Algılarımız açık, dikkat noktamız en üst seviyede olmalı. Çünkü bundan sonra da bu durum değişmeyecek. Yaşamlarımızın gizliliği, güvende olabilmemiz için bu şifrelere hep ihtiyaç duyacağız. Öğrencilere denilir ya ?Allah zihin açıklığı versin?? Bende hepimize ?zihin açıklığı diliyorum?.   

YAZARIN DİĞER YAZILARI