Bir yerde okumuştum: 1960’lı yılların başında, “doktora” eğitimi için ABD’ye giden parlak bir akademisyenimiz, yurda dönüşünü bir bavul dolusu kitapla yapar. Toplum ona “bu adam delirmiş!!!!” muamelesi çekmektedir. Çünkü, yurda dönen diğer arkadaşları dönüşü (o sıralarda ülkemizde çok pahalı ve bulunması çok zor olan), televizyonlar, çamaşır makineleri ve buzdolaplarıyla yapmışlardır !!!!! O ise bavul dolusu kitap getirmiştir yurda!!!

Fazla okuyup-yazan insanlara “hafif kaçık”!!!!! muamelesinin çekildiği, üniversite mezunu insanların “ders kitapları dışında hiç kitap okumadıklarıyla” övündükleri, “mecburiyetler” dışında kitap edinmenin ve okumanın adeta ortadan kalktığı bir yer oldu ülkemiz maalesef….

*Günde ortalama 5 saat televizyon seyreden halkımız, kitap okumaya yılda sadece 6 saat ayırıyor.

*Yapılan araştırmalara göre Türkiye, kitap okuma konusunda çoğu Afrika ülkesinin bile gerisinde yer alıyor.

*”Birleşmiş Milletler İnsani Gelişim Raporunda” kitap okuma sıralamasında Türkiye dünyada 86. sırada yer alıyor!!!!!

*Bir Türk, 10 yılda bir kitap okuyor.

*Yaklaşık 85 milyon nüfusumuzun olduğu ülkemizde, okuma alışkanlığına sahip yaklaşık 100 bin insan var!!!!

* “Türkiye’nin Okuma Alışkanlığı” isimli çalışmaya göre, Türkiye’de ihtiyaç maddeleri sıralamasında kitap 235. sırada yer alıyor!

Görüldüğü üzere, “okuma” konusundaki karnemiz hiç parlak değil ve pek çok zayıflarla dolu!!!!

İlimiz de ne yazık ki! kültürel ve entelektüel etkinliklerin çok zayıf olduğu bir yer. Çok “kurak” ve “çölleşmiş” olan bu ortamda, bir “vaha” vardı geçen yıla kadar. Geçen yıl Ekim ayında 11. düzenlenen “Sivas Kitap Günleri”….. “ Sivas Ellerinde Kitap Okunur” mottosuyla hayata geçirilen ve 2023 yılına kadar “4 Eylül Etkinlikleri” içerisinde gerçekleştirilen “kitap günleri”, geçen yıl müstakil olarak ekim ayı içerisinde Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezinin salonunda gerçekleştirilmişti.

Binlerce kitabın okurlarıyla buluştuğu, çocuklara ilişkin etkinliklerin düzenlendiği, yerel ve ulusal çapta tanınan entelektüel ve yazarların söyleşilere katıldıkları ve neredeye ilimiz çapında yıl boyunca kültürel anlamda gerçekleştirilen tek etkinlik olarak biliniyordu Sivas Kitap Günleri. Bu günler, kültürel hayatımıza büyük bir “sinerji” katıyordu gerçekten.

Bu yıl ne yazık ki bu etkinliklerin yapılmayacağı yönünde bir kanaat oluşmuş durumda kamuoyunda. Şimdiye kadar Sivas Valiliği ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünden kitap günleri’nin yapılıp yapılmayacağı, yapılacaksa ne zaman ve nasıl yapılacağı yönünde durumu netleştirecek “resmi” bir açıklamanın yapılmaması kafaları daha da karıştırdı maalesef.

Keşke bu yıl bu etkinlik, geçmiş yıllarda olduğu gibi “4 Eylül Etkinlikleri” içerisinde gerçekleştirilebilseydi. Çünkü, etkinliklerin sağladığı büyük “sinerjiyle” ve merkezi bir açık alanda gerçekleştirilen kitap günleri çok daha etkin ve canlıydı. Geçen yıl, 4 Eylül etkinliklerinden ayrılması ve etkinliğin kapalı bir alana taşınması, etkinliğin verimliliğine ağır bir darbe oldu sanırım… Bu yönde bir karar almanın sebebi olarak ise, 4 Eylül etkinlikleri esnasında İlimizdeki üniversitelerin açık bulunmaması gösterildi. Fakat, geçen yıl ilk defa ekim ay sonunda gerçekleştirilen kültürel aktiviteye üniversite öğrencilerinin istenen oranda destek verdiklerini ve ilgi gösterdiklerini söyleyebilmek çok zor….

Zaten sayıları çok az olan ve İlimizde her yıl düzenlenip “geleneksel” hale gelen bu etkinliğin sürdürülmesinin çok zayıf olan kültürel yaşamımız için kaçınılmaz bir zorunluluk olduğu açıkça ortada dururken, resmi makamlardan kamuoyundaki bu yönde beklentiyi destekleyecek ve netleştirecek bir açıklamayı Sivas’taki tüm “kitap dostları” dört gözle beklemektedirler…