Siyasetin en kıymetli yanı, halkla kurduğu doğrudan temas; yani “sahada olmak.” Koltuğuna yapışıp kalanlardan ziyade, sokakta yürüyen, göz teması kuran, el sıkan, dinleyen siyasetçiler her dönem halkın gönlünde farklı bir yer edinmiştir. AK Parti Sivas İl Başkanı Yusuf Tanrıverdi de bu noktada yeni nesil siyaset anlayışını temsil eden bir profil çizmeye devam ediyor.

Tanrıverdi, göreve geldiği günden bu yana adım atmadık mahalle, dinlemediği vatandaş bırakmamakta kararlı görünüyor. Şehri deyim yerindeyse karış karış gezen bir il başkanıyla karşı karşıyayız. Üstelik bu ziyaretleri sadece göz boyamak için değil, gerçekten halkın sorunlarını anlamak ve çözüm üretmek için yapıyor. Gerek esnaf ziyaretleri gerek köy buluşmaları gerekse sivil toplum kuruluşlarıyla kurduğu güçlü iletişim, siyasetin “ulaşılmaz” yüzünü yerle bir ediyor.

Cumhur İttifakı ruhuna sadakatle bağlı yürüttüğü çalışmalar, yalnızca AK Parti camiasında değil, Milliyetçi Hareket Partisi kanadında da takdirle karşılanıyor. Bu da onu klasik bir parti temsilcisinden öte, uzlaşı kültürünü benimsemiş bir denge figürü haline getiriyor.

Tanrıverdi’nin dikkat çeken bir başka yönü de parti içi muhalefete karşı geliştirdiği olgun tavır. Eleştirileri yok saymak ya da bastırmak yerine, yapıcı olanlara kulak veren bir yaklaşım sergiliyor. Bu tavır, siyasette artık pek az rastladığımız “kendine güvenen” duruşun işareti. Her eleştiriyi düşmanlık saymayan, aksine “yol gösterici” olarak gören bir anlayış, parti içi demokratik kültürün gelişmesine de katkı sunuyor.

Sivas’ta yıllardır özlenen “AK Parti İl Başkanı” profilini yeniden inşa eden Yusuf Tanrıverdi’nin sahadaki başarısı, sadece yerel dengeler açısından değil, önümüzdeki genel tablo için de önemli sinyaller veriyor. Halkla aynı dili konuşabilen, sahaya inen, eleştiriye tahammül gösteren ve çözüm üreten bir başkan modeli, siyasetin geleceğini şekillendirecek aktörlerden biri olabilir.

Sivas gibi kadim bir şehir, halkının sesine kulak veren siyasetçileri hak ediyor. Görünen o ki Yusuf Tanrıverdi bu beklentiyi karşılamaya aday değil, zaten karşılıyor.