Yunus BUDAKTAŞ

Yunus BUDAKTAŞ

Adem Uzun ve Kale Projesinde Zorlu Süreç

Sivas Kale Evleri Projesi, Turgut Cansever’in ilk vizyonu doğrultusunda geçmişin izlerini koruma amacını taşırken, yapılan yanlış revizeler ve uygulama eksiklikleri ile özgün amacından uzaklaşmış durumda. Proje, şehre kazandırılmak istenen bir değer yerine, kayba dönüşmekte.

 

1996 yılında Eski Sivas Belediye Başkanlarından Osman Seçilmiş’in usta mimar Turgut Cansever’i Sivas’a davet etmesiyle tarihi kale için ilk adımlar atılmıştı. Kale evleri projesiyle amaç, Sivas’ın tarihine ve kültürüne katkı sunmak, bu kültür mirasını gelecek nesillere aktarmaktı.

 

Turgut Cansever’in hazırladığı proje, mevcut kültürel mirası koruyarak ve Osmanlı mahalle dokusuna uyumlu yeni yapılarla özgün bir konsept geliştirmeyi hedefliyordu. Cansever, projeyi, atalarımızın miras niteliğinde bırakmış olduğu mahalle dokusunu tarihsel bağlarından koparmadan ve çağdaş mimariyi de göz ardı etmeden, birbirini tekrarlayan biçimsel formlar yerine özgün yorumlarla şekillendirmişti.

 

1997 yılında Sivas Belediyesi tarafından hazırlatılan proje resmiyet kazanmasına rağmen, yaklaşık 20 yıl boyunca çeşitli sebeplerle uygulamaya geçirilemedi. Turgut Cansever’in kızı Emine Öğün ve damadı Mehmet Öğün tarafından 2017 yılında proje üzerinde revizyon yapıldı. Sami Aydın’ın belediye başkanlığının ikinci döneminin sonlarında fiilen uygulamaya geçen proje, Hilmi Bilgin döneminde ilk adımlarını attı. Şimdi ise Adem Uzun, projeyi devam ettirerek Sivas’a bir kazanım sağlamayı hedefliyor.

 

Daha önceki köşe yazılarımda ve haberlerimde kale projesinde yürütülen çalışmaların eksik yönlerini defaatle kaleme almıştım. Bir süre proje kapsamında sürdürülen arkeolojik kazılarda görev alarak projeyi yakından görme şansım da olmuştu.

 

Her şeyden önce, proje ana fikriyle mükemmele yakın olmasına rağmen, 2017 yılında yapılan revizyonlarla proje özünden koparılmıştır. Yukarıda da belirttiğim gibi, projenin amacı eskiyi yeniyle harmanlayarak geçmişten izler sunmak ve geleceği inşa etmekti. Ancak rahmetli Cansever’in kızı Emine Öğün, yaptığı revizyonla projeyi tüm bağlamından koparmış ve Bodrum’da inşa ettiği Amanruya Oteli’ni birebir taklit etmiştir. İşin garip tarafı, mimar olan Sami Aydın’ın da bu duruma seyirci kalmasıdır.

 

Mevcut projede inşa edilen taş ve ahşap binalar ne yazık ki Sivas’a özgü yapılar değildir. Malzeme ve teknik detaylarına çok fazla girmeyeceğim, ancak bu konuyla ilgilenenler çok iyi bilirler ki, Sivas’ın geleneksel konut mimarisi bellidir ve şehirde hala bu mimarinin çokça örneği mevcuttur. Üstelik projede bölge içerisinde restore edilen konaklar olmasına rağmen, yeni inşa edilen ahşap binalar yerel konut mimarisine sadık kalınmadan tasarlanmış. Taş binaların durumunu ise söylemeye bile gerek yok.

 

Cansever’in hazırladığı projenin özgün halini görmek isteyenler, Meryem Sarıkaya tarafından hazırlanan "Turgut Cansever’in Sivas Kaleardı Mahallesi Projesi’nin İncelenmesi" başlıklı yüksek lisans tezine göz atabilirler.

 

Hilmi Bilgin döneminde de projedeki aksaklıkları dile getirmiş ve bu projenin kısa vadede tamamlanmasının mümkün olmadığını belirtmiştim. Hatta, “Hilmi Bilgin Bitecek Dese de Kale Projesi 2024’te Bitmeyecek!” başlıklı köşe yazımda Hilmi Bilgin’in 2024’te projenin biteceğini söylediğini, ancak 2024’te bitmesinin mümkün olmayacağını bastıra bastıra ifade etmiştim. Bugün bu yazıyı kaleme aldığım tarih ise Nisan 2025!

 

Şimdi de Adem Uzun, proje için canhıraş bir şekilde çalışıyor. Hatta Mayıs ayının başında bunun için bir çalıştay düzenleyecek. Ancak üzülerek söylüyorum ki, proje en kısa sürede bitirilse dahi özgün amacından uzak, gerçekliği olmayan bir proje olarak kayıtlara geçecek. Adem Uzun’un projeyi bitirmek için elinden geleni yaptığını biliyorum, fakat balık baştan kokar misali, Sami Aydın döneminden itibaren yapılan yanlışlar nedeniyle bu projenin yakın zamanda tamamlanamayacağını düşünüyorum. Hatta benim öngörüme göre, mevcut akıl ve şartlarla devam edilirse 2030’dan önce bitmesi de mümkün değil.

 

Sonuç olarak, Sivas’ta yapılmak istenen güzel işler, birilerinin “ben yaptım oldu” mantığıyla hareket etmesi yüzünden şehir için bir kazanım değil, maalesef bir kayba dönüşüyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yunus BUDAKTAŞ Arşivi

Bir Yıllık Tasarrufun Faturası Ne Kadar?

02 Haziran 2025 Pazartesi 10:10

Bahçeli ve Yeni Kimlik Karmaşası

29 Mayıs 2025 Perşembe 09:47

Bir Vali Bir Direniş!

21 Mayıs 2025 Çarşamba 13:09

Atatürk Seslenmişti… Duyuyor musun?

15 Mayıs 2025 Perşembe 11:46

Barış Masalının Kurbanı: Ümit Özdağ

14 Mayıs 2025 Çarşamba 13:13

Sivas’ın Çıkmazı: Kale Projesi

06 Mayıs 2025 Salı 12:25

Fayda Biter Etiket Değişir

17 Nisan 2025 Perşembe 11:58