Bir süredir PKK ile uzlaşı konusu ülke gündeminde yerini koruyor. Geçmişte PKK ve uzantılarıyla görüşenleri türlü hakaret ve ithamlarla hedef alanlar, bugün sanki geçmişte bu sözleri hiç söylememiş gibi davranıyor. Binlerce masum sivili, askeri, polisi, doktoru, öğretmeni, hatta kundaktaki bebeği katleden bu eli kanlı örgütün üyeleri yokmuş gibi, örgütü güzelleme yarışına girmiş durumdalar. Hatta örgütün ele başını “kurucu önder” olarak adlandırmaya başladılar.

Yetmedi; bugün Devlet Bahçeli, “Nitekim amaç hasbidir, harbidir, haysiyetlidir ve hakikat temeline dayalıdır. Bakınız, Kürt kardeşlerimin terörle uzaktan yakından bağ ve bağlantısı yoktur. Farklı saik ve sebeplerle aldanıp kandırılan, fakat suça karışmamış, silahlı bir eylemde bulunmamış kim varsa gelip ailesiyle kucaklaşmalıdır” dedi. O zaman sorulması gereken soru şu: En az PKK kadar bu vatana, bayrağa ve ülkeye kast eden FETÖ’cüler için de aynı yaklaşım geçerli olacak mı? 15 Temmuz darbe girişimine katılmamış, aldatılmış FETÖ’cüler de aileleriyle kucaklaşmalı mı?

Yetmedi… Terör örgütü PKK’nın siyasi ortağı DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in TBMM’deki grup toplantısında konuşması sırasında salonda “Biji Serok Apo” sloganları atıldı. O anlar, Meclis tarihinde bir ilk olarak kayıtlara geçti. Mevcut iktidar tarafından sürekli “eski Türkiye” diye örselenen dönemlerde bunların yaşanması ise hayal gibi görünürdü. Bahsedilen eski Türkiye’de teröriste terörist denirdi; kurucu önder değil. Eski Türkiye’de teröristlerle en çetin biçimde mücadele edilirdi, müzakere değil.

Gelinen noktada anladığım şey şu: Mücadelemiz terörle değil. Şayet mücadele gerçekten terörle olsaydı, FETÖ ile yürütülen mücadele kadar PKK ve onun siyasi uzantılarıyla da mücadele edilirdi. Görünüşe göre biz terörist seçiyoruz: İyi terörist, kötü terörist… Bu ülkeye kast eden FETÖ ile PKK arasında ne fark var bilmiyorum. Farklı gerekçeleri olabilir ama ikisi de azılı birer terör örgütü ve bu ülkenin birliğine, dirliğine, geleceğine saldırmıştır.

Mevcut iktidar ve çevresinin yıllarca aldatılmış olduğu gerçeğini bir kez daha göz ardı ederek, bu kez aldatılmamalarını temenni ediyorum. Umarım “Terörsüz Türkiye” sloganıyla gidilen bu yol, gelecekte ülkenin başına daha büyük felaketler getirmez.