Kurban Bayramı vesilesiyle Sivas’a gelen ve ardından sosyal medya hesabından Sivas’ı ve esnafını hedef alan kişi, ne yazık ki Elazığlıymış. Evet, yanlış duymadınız… Yıllardır kültürel bağlarıyla, insan yapısıyla, coğrafi yakınlığıyla kardeş şehir saydığımız Elazığ’dan biri kalkmış, Sivas’a olmadık ithamlarda bulunmuş.

Kardeşlik, sadece coğrafyayla, tabelayla olmaz. Bir şehri ziyaret ettiğinde önce niyetin düzgün olacak. Görmeyi bilmezsen, güzellikler değil kusurlar görünür gözüne. Hele hele bu kusurları abartıp, işin içine bir de esnafı hedef göstererek linç kültürünü katıyorsan, orada iyi niyetten artık söz edemeyiz.

Sivas, yüzyıllardır misafirine ikramıyla, insanına sevgisiyle bilinen bir şehirdir. Her gelenin baş tacı olduğu bu şehir, kimsenin şov malzemesi olamaz. Elazığ gibi gönül bağımız olan bir şehirden gelen birinin, Sivas’a karşı böylesine önyargılı ve yakışıksız ifadeler kullanması, hem bizi hem Elazığ’daki sağduyulu insanları üzmüştür.

Buradan açıkça söyleyelim: Sivas, popüler olma hevesiyle çamur atılacak bir yer değildir. Eleştiri elbette yapılır, ama bilgiyle, nezaketle, iyi niyetle yapılır. Sırf birkaç beğeni için şehir karalamaya kalkarsan, sen kaybedersin. Çünkü Sivas halkı da, Elazığ halkı da bu tür ucuz numaralara prim vermez.

Kardeşlik, zor zamanda yanında olmak kadar, birbirine dil uzatmamakla da ölçülür. O yüzden haddini bilmeden şehri karalamaya çalışan bu şahsa hem Sivaslıların hem Elazığlıların gerekli cevabı vereceğinden şüphem yok.

Sivas herkese açık bir şehir… Ama önce niyetin düzgün, sözün temiz olacak. Yoksa bu şehir, seni sadece yolcu eder; iz bırakmaz.

Unutma; Sivas öyle bir yerdir ki, saygıyla gelene gönlünü açar ama had bilmezliğe de sessiz kalmaz. Bu topraklara yeniden uğrayacaksan, önce edep çantasını yanında getir. Çünkü burada samimiyet muteberdir, şov değil.