Bizim gençlik zamanlarımızda ülkemizde ortalığı “kasıp kavuran” bir pembe dizi vardı: “Hayat Ağacı”. Frenk dilindeki karşılığı “Generations” (Kuşaklar). Başrollerden birisini Kelly Rutherford canlandırıyordu. Ülkemizde, dizide bilinen ismiyle “Sam Whitmore”. Kısaca Sam!

Ülkesinde kimsenin bilip tanımadığı, üçüncü sınıf bir oyuncu olan Sam, bir tarihte ülkemize gelmişti de karşılama sırasında havaalanındaki ve kaldığı oteldeki izdihamdan dolayı “kapılar-pencereler” kırılmıştı. Durum, uluslararası basında alay konusu olmuş ve “bu şaşkınlar ne yapıyor!!!!” şeklinde manşetler atılıp, insanımız tüm dünyaya rezil edilmişti!!!!!

Ağustos ayı içerisinde Jennifer Lopez ülkemize gelerek bir konser verdi. Ortalama bilet fiyatları, ülkemizdeki bir çalışanın kazanmak için her gün on saat çalışmak zorunda kaldığı “asgari ücretin” iki katı kadardı!!!! Biletler, dakikalar içerisinde tükendi!!!!

Sanatçıyla!! konser sonrasında resim çektirmek isteyen “özel misafirlerden”! başlangıçta kişi başına 180 bin TL ücret talep edildi. Ancak, ilginin artmasıyla sayı 40 kişiyle sınırlandırıldı ve kişi başına ücret 1.5 milyonTL’ye yükseltildi. Fakat sanatçı! “kendisini iyi hissetmediği” gerekçesiyle bu konser sonrası programı iptal etti. Bu duruma çok sinirlenen ve “Jennifer’le”!!!!! fotoğraf çektirmeyi çok isteyen hayranları, “Böyle de olmaz ki! Bu büyük bir haksızlık” yollu sitemlerini ilettiler.!!! Arkadaşlara! “Şu Jennifer’e bir de teşekkür edin bir de, paranız cebinizde kaldı” diyeceğim ama elin sanatçısıyla bir resim çektirebilmek için 1.5 milyon TL’yi gözden çıkaranlarda paranın “haddi hesabı” yoktur gayet doğal olarak !!!! Güleriz ağlanacak halimize! Allah akıl fikir ihsan eylesin şu şaşkınlara!!!!

Bir futbol takımımızın transfer ettiği ünlü futbolcu haziran ayı içerisinde ülkemize geldi. Gece 02.00'de İstanbul'a inen oyuncunun uçağını 2.3 milyon kişi, Türkiye'ye ayak bastığı anı ise 3 milyon taraftar canlı izledi.!!!!!!!!! Futbolcunun havalimanına varışı sonrasında gece yarısında burada büyük bir izdiham yaşandı.

Ülkemizde göbeğini sallayarak “göbek zıplatma dansı!!!!” yapan erkeğin, ünlü bir medya platformunda 14.5 milyon takipçisi varmış. 2015 Yılında Nobel Kimya ödülüne layık görülerek yüzümüzü ağartan Nobel ödüllü bilim adamımız Aziz Sancar’ın ise 350 bin takipçisi var.

Günlük yaşamımızda artık “özdeyiş” haline gelmiş bir cümle var: “Ya topçu olacaksın ya popçu”!!!! Ciltler dolusu Sosyoloji kitabı yazsanız, toplumsal gidişatı ve eğilimleri bu kadar güzel anlatamazsınız, Popüler kültürün insanları nasıl esir ettiğini. Günümüzde, “futbol ve popüler müzik sevgisi” artık tamamen çığırından çıkmış vaziyettedir ne yazık ki!!!!

Sivas tarihi araştırmalarım sırasında, 2019 yılında biriktirdiğim bilgilerin bir kısmını kullanarak bir “Sivas Tarih Şeridi” hazırlamıştım. Devasa tarih şeridi, yaklaşık 5 metre uzunluğunda ve 80 cm enindeydi. Burada, Sivas’ın, Cumhuriyet’in ilanına kadar 5000 yıllık tarihi özetler halinde anlatılıyordu.

İlimiz ilgililerinden gören herkesin çok beğendiği ama kimsenin sahip çıkmadığı !!!! tarih şeridi, Osman Çelik Bey’in gayretleriyle yerel ve ulusal basında uzunca bir süre yer almış ve ses getirmişti. İlimizde tarih şeridine sahip çıkan tek yönetici ise, emekli olmadan çalıştığım Votorantim Sivas Çimento Ortaokul’unun müdürlüğünü yapan ve her zaman kıymetli yardımlarını gördüğüm Bahattin Gülez Bey’di. Bahattin Bey, tarih şeridini okul duvarına astırarak hem bizi onore etmiş, hem de bizlere çok büyük moral vermişti.

Uzun yıllar birlikte çalıştığımız Bahattin Bey, iyi bir yöneticide bulunması gereken özelliklere sahipti: Çalışkan, disiplinli, dakik, yenilikçi ve vizyonerdi. Devlet malına ve personeline sahip çıkardı. Sağ olsun, kıymetli yardımlarını ve desteğini hep görmüşümdür. Yakınlarda, Sivas Mili Eğitim Müdür Yardımcılığı görevine atandığını öğrendim. Hocamıza, bu görevinde de içtenlikle başarılar diliyorum.

Okuyucularımız, Sivas Tarh Şeridinin akıbetini merak ediyorlardır. Sivas Votorantim Çimento Ortaokulu’nun duvarlarını süsleyen bu çalışmayı gören herkes çok beğeniyor, ama değerlendirilmesi noktasında hiç kimse bir şey yapmıyor!!!!

İlimizde, ilkokul, ortaokul ve liselerde okuyan çocuklar ve gençler arasında “Sivas yerel tarihi” konusunda farkındalık yaratabilecek olan bu tarih şeridinin, çoğaltılarak okullarımıza neden gönderilmediğini Milli Eğitim yöneticilerine sormak lazım. Çok büyük ihtimalle, onların böyle bir çalışmadan haberleri bile yoktur!!!!!!! Futbola ve popüler kültüre “vefa” çok, bilimsel çalışmalara ise (her zaman olduğu gibi) hiç yok !!!!!!!! Öyle ya! Bizler de ya topçu ya da popçu olsaydık!!!!!!