Yunus BUDAKTAŞ

Yunus BUDAKTAŞ

Bahçeli ve Yeni Kimlik Karmaşası

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin son açıklamaları, sadece siyasi gündemi değil milliyetçi camianın vicdanını da derinden sarstı. “Her şeyin bir vakti vardır” diyerek başlayan ve “Yeni bir milli kimlik” ile “Türkiye Yüzyılı”ndan söz eden Bahçeli, ne yazık ki son yıllarda partisinin geçirdiği siyasi dönüşümün özetini bir kez daha gözler önüne serdi.

Bu açıklamalar, özellikle de PKK’nın sözde silah bırakma söylemleriyle eşzamanlı yapılmışken, dikkatli ve sorumluluk sahibi bir devlet adamının söylemesi gereken cümleler olmamalı. Terörle mücadelede verilen onca şehidin, gazilerin ve ailelerinin yaşadığı acılar hâlâ tazeyken, bu tür ifadeler şehit yakınlarının ve gazilerin vicdanını, toprak altında yatan şehitlerin ise kemiklerini sızlatıyor.

Bahçeli ve partisi, yıllar boyunca teröre ve onun siyasi uzantılarına karşı en sert duruşu sergileyen yapıların başındaydı. Ancak bugün gelinen noktada geçmişte “bebek katili” dediği kişiye dair sessizlik ya da imalı bir kabulleniş izah edilemez bir tutarsızlıktır. Bu durum yalnızca söylem değişikliği değil siyasi ve ahlaki bir dönüşümdür. Üstelik bu dönüşüm ülkücülüğü bir yaşam biçimi olarak benimseyen, bunun uğruna bedel ödemiş binlerce insanın onurunu da zedeliyor.

Bahçeli'nin savunduğu “yeni kimlik” arayışı, aslında partinin ve liderliğinin mevcut milliyetçi çizgiden ne kadar uzaklaştığının da itirafıdır. Türk milletinin bir kimlik arayışına ihtiyacı yoktur. Bu milletin kimliği, tarih boyunca şehitlerin kanlarıyla yazılmıştır. Bu topraklara kanıyla, canıyla sahip çıkan nesiller, kimliğini meydanlarda aramamıştır. Onlar için kimlik şehit kanlarıyla, emekle, mücadeleyle belirlenmiştir.

Bugün ülkücülük kavramı ne yazık ki sadece siyasi bir sıfat gibi kullanılmakta. Ülkücülük içi boşaltılmış, ilkelerinden uzaklaştırılmış bir hale gelmiştir. Cefasını çekenlerin yok sayıldığı, sefasını sürenlerin ise ideolojik liderlik tasladığı bir düzende, gerçek ülkücüler Bahçeli’ye ve onun çizdiği yola karşı açıkça mesafe koymaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti, hiçbir partinin, hiçbir liderin kişisel hedeflerine, ideolojik savrulmalarına kurban edilemeyecek kadar değerli bir mirastır. Eğer yeni bir yüzyıl inşa edilecekse bu ancak dürüstlükle, ilkeli duruşla, milletin acılarına kulak vererek olur. Ne olduğu belirsiz kavramlarla, geçmişe ihanet ederek değil.

Bahçeli’nin bu açıklamalarını kabul etmek mümkün değildir. Milliyetçi camianın, vatanını seven her bireyin bu söylemlere karşı sessiz kalmaması ve ilkelerini hatırlatması gerekir. Çünkü bu mesele sadece bir partinin iç gündemi değil Türkiye’nin siyasi ve ahlaki istikametidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yunus BUDAKTAŞ Arşivi

Terörle Mücadelede Yanılsamalar

07 Ekim 2025 Salı 13:52

Sivas Esnafı Ahiliğin Neresinde!

25 Eylül 2025 Perşembe 10:15

Sivas Kimin Çiftliği?

22 Ağustos 2025 Cuma 09:38

Sivaslı Çiftçinin Yüzü Gülmüyor

13 Ağustos 2025 Çarşamba 10:29

24 Temmuz Basın Bayramı ve Sansür

24 Temmuz 2025 Perşembe 09:02