
Yunus BUDAKTAŞ
Sivas’ın “Abi” Meselesi
Bir süredir Sivas’ta bir “abi” muhabbetidir gidiyor. Siyasetçilerle başlayan bu furya, farklı sektörlere de kaydı ya da birilerince özellikle kaydırıldı. Herkesin dilinde bir “abi”…
Evvela şu “abi” dediğiniz kavram nedir, bir açalım. Türk Dil Kurumu’na göre ağabey; “Büyük erkek kardeş; ağa, aka, ede, efe” ve “Saygı ve sevgi göstermek üzere yaşça büyük olan erkeklere söylenen bir seslenme sözü”dür.
Peki, Sivas’ta kullandığınız bu “abi” gerçekten bu mu?
Kusura bakmayın ama bu “abi” meselesi bana daha çok terör örgütü FETÖ’nün kullandığı tabiri hatırlatıyor. Orada da bir “abi” düzeni vardı, hiyerarşi kurmanın, insanları susturmanın, güya itaat ettirmenin aracıydı. Hala abicilik oynayacaksanız bunu da bilin istedim. Hoş, bildiğinizi de biliyorum.
Gelelim Sivas’a…
Sivas’ın gerçekten bir “ağabeye” ihtiyacı var mı, tartışılır. Kim ne için “ağabey” olacak Sivas’a? Elini sallasan “ağabeye” değiyor bu şehirde. Bu kadar “ağabey” varsa, soruyorum, ne hayrı dokundu bu kente?
Birileri kendi menfaati için bazı isimlerin üzerine “ağabey” etiketi yapıştırıyor. Bu etiketle kendilerine yeni yol açmaya, kapıları aralamaya, pastadan pay almaya çalışıyorlar. “Ağabey” ilan ettiklerinin ise çoğu zaman bu yükü kaldıracak ne bir vizyonu var ne de bir derdi var.
Haksızlık etmek istemem. Elbette aralarında iyi insanlar, işinde ehil insanlar var. Ama siz “abi” dediniz diye birilerinin Sivas’a ağabey olacağı yok. Bu işler “abi” demekle olmuyor, adam gibi iş yapmakla oluyor.
Bu kadar “abi” aramayı bırakın. Bu şehre “abi” değil, iş üreten, mesele çözen, vatandaşın sofrasındaki ekmeği büyüten insanlar lazım.
Keşke birilerini “ağabey” ilan etmek için gösterdiğiniz gayreti, gerçekten Sivas’ın menfaatleri için gösterseniz. Kendi menfaatiniz yerine, bu şehrin çıkarları için mücadele etseniz.
Belki o zaman Sivas’a gerçekten bir hayrınız dokunur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.