?FİKİR ÜRETEMEYENLER TEHDİT ÜRETİR?

Uğur YILDIRIM

3 yıl önce

ABD denilince aklıma ilk gelen 18. yüzyıl Osmanlı sadrazamlarından Koca Mehmet Ragıp Paşa´nın Mısır Beylerbeyi iken yazdığı gazalindeki bir sözü aklıma gelir. ?Merd-i kıpti şecaat arz edeyim derken sirkatin söylermiş.? ABD ve Haçlı Dünyası gibi geçmişi ve mayası bozuk olanlar, siyasetlerinde ve stratejilerinde farkında olmadan kabahatlerini, iki yüzlü hallerini eteğindeki taşları dökerler. ABD, yaptırımlarla, tehditle nizama ayar vereyim derken eşkıyalığını, hak ve hukuk tanımazlığını açık ediyor.

 

-Batı hiç bir zaman üreten, kendine yeten, kendi kararlarını alıp uygulayan, bağımsız ve güçlü bir Türkiye´yi hazmedemez. Batı için Türkiye; kendi sınırları içinde sıkışmış, ihtiyaçlarını Batı´dan ithal eden, daha çok tüketen, sömürülmeye açık, talimat almaya amade, Ege´de 6 mile, Akdeniz´de belli alanlara hapsedilmiş bir ülke olarak kendisine biçilen dar bir elbise giydirilmek istendi. Türkiye´nin Küresel aktör olmasına tahammül edemeyen, geçmiş iktidarlar döneminde olduğu gibi talimat vermeye alışık ABD, Türkiye´nin milli çıkarlarını korumadaki ısrarı ve ?Küresel Aktör? olma yolundaki hamleleri karşısında iyice çıldırdı.

 

-Dış politikada sabırlı olmanız gerekir. CAATSA Yaptırımları, Türkiye devletinin önlenemez yükselişi karşısında Türkiye´yi dizayn etmek için kimyası bozulan Haçlı Dünyasının Türkiye´ye karşı ahlaki yönü olmayan stratejik bir hamledir. Fransa, son 3 yıl içinde Türkiye´nin uluslararası stratejileri ve projeleri karşısında karizması çizildi. Fransa´nın sömürgesi altındaki milletler ve ülkeler artık uyandı. Fransa ve kuyruğuna takılan taşeron ülkeler itibar kaybediyor.

 

-Türkiye´nin savunma sanayinde elde ettiği milli projeleri olan savunma sanayi projeleri ve sürdürülebilir enerji kaynaklarının kendine yetebilecek ve dünyaya ihraç edilebilecek konuma gelmesi, kurduğumuz askeri üstlerden, Afrika´ya açılmamızdan, Kafkasyalara yayılmamızdan, orta Asya´yı etkimiz altına almamızdan rahatsızlık duyan ülkeleri ve işbirlikçilerini iyiden iyiye telaşlandırdı.

 

-Türkiye´nin Bölgesel güç olmadaki başarısı karşısında Batının Türkiye´ye uyguladığı ambargoların sonucunda; ?kötü komşu ev sahibi yaptırır? misali Türkiye elde ettiği yüksek teknolojiyle kendisine satılmayan milli silahlarını üretti. Afrin´de, Libya´da, Mavi Vatanda, Karabağ´da test edilip başarı sağlayan mili silahlar ve projeler, Dünya Kamuoyu tarafından hayretle ve hayranlıkla izleniyor.

 

-ABD ve AB ülkeleri, terör örgütlerini besleyen, sömürü düzeninden ve mazlum coğrafyalarındaki mazlumların gözyaşından, kanından beslenerek ekonomisini ayakta tutan kan emicilerdir. Onlar ?Yeni Türkiye´nin? Küresel güç olmasındaki kararlığından korktu. Dünyanın gözü önünde Suriye´de terör devleti kurmaya çalışan sözde ?stratejik müttefikimiz? olduğunu söyleyen ABD nihayet Türkiye´ye karşı hasmane tavrı olan ?CAATSA Yaptırımlarını? ABD senatosundan geçirmiş oldu.

 

?Yeni Dünya Düzeninde? giderek etkisini ve yaptırımını kaybeden ABD´nin küstah isteklerine Türkiye Cumhuriyeti Devleti boyun eğseydi CAATSA yaptırımı gelir miydi ? Ne oldu da Küresel Terörle mücadele ettiğini savunan ABD, teröristlere silah veren, onlara askeri elbise giydirip örgütleyen, ?stratejik ortağına ve NATO müttefikine karşı duran bir devlet oldu ?

 

-Türkiye´nin ihtiyacı olan savunma sistemi patriyot füzelerini almasına izni vermeyen, ortağı olduğumuz ve ücretini ödediğimiz F-35 savaş uçaklarının teslimatını iptal eden, sözde NATO müttefikimiz ABD, son olarak Akdeniz´de milli çıkarlarımıza karşı durdu.

 

-FETÖ terör örgütünü destekleyip, Türkiye´de darbe yaptırıp, fetö elebaşını vermeyen Emperyalist ve Küresel sömürü dünyasının jandarması ABD, hesap vermesi gerekirken hesap sormaya kalkması alçaklıktır. Türk milletinin egemenliğine hakarettir.

 

-Türkiye´nin Afrin´de ve Libya´daki askeri ve siyasi başarıları, Mavi Vatan olan Akdeniz´de, Ege´de ve Karadeniz´deki başarılı enerji çalışmaları, sahip olduğumuz yüksek teknolojide, savunma sanayinde, sürdürülebilir ve yenilenebilir milli ve yerli enerji alanlarındaki kazanımlarımız, kendi kendine yetebilme noktasına gelmiş olmamız, AB´yi ve ABD´yi ne kadar ürküttüğümüzün kanıtıdır.

 

-Hayali kış olan hiç bir milletin umutlarında bahar açmaz... Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti, ABD´den icazet almadan, tehditlere ve baskılara boyun eğmeden Rusya´dan S-400´leri alması, aldıktan sonra baskılara rağmen S-400´leri aktif hale getirmesi küresel sömürgeci ABD´nin ve işbirlikçilerinin kudurmasına ve sükutu hayale uğramasına ve CAATSA yaptırımına neden oldu.

 

-Yıllardır geçmiş iktidarlara emretme hadsizliğinin devam edeceği gafletine düşen Batı ve ABD, ?Yeni Türkiye´nin? Bağımsızlığına ve Egemenliğine ipotek koyamayacağını görünce Türkiye´yi aklınca cezalandırmak istedi. ABD, Türkiye Cumhuriyetini ?CAATSA Yaptırımlarıyla? diz çöktüreceğini sanıyorsa; ne bin yıllık mazisi olan Türk milletinin tarihini okumuşlar, ne Türk Milletinin Egemenliğine olan düşkünlüğünü idrak etmişler, ne de Türk Milletinin zülüm karşısında diz çökmeyeceğini idrak edebilmişlerdir. Böyle hadsiz yaptırım ve tehditlere Aziz Milletimiz ve Türkiye Cumhuriyeti boyun eğmez.

 

-Fırtınanın şiddeti ne olursa olsun, Türk Milleti aşık olduğu Ülkü´den vazgeçmez. ?CAATSA Yaptırımları? Türkiye Cumhuriyeti kimliğini taşımakta olan, Egemenliğine ve Bağımsızlığına düşkün olan asil Türk Milleti; birliğini ve beraberliğini sürdürdüğü müddetçe hiç bir anlam ifade etmediği gibi, Türk Milletini birbirine daha çok kenetleştirip güçlü kılar. Bu saatten sonra ABD´nin ?CAATSA Yaptırımları? Türkiye´nin çalışma azmini artıracaktır. Fikir üretemeyen iradeler, tehdit üretir. Şer odakları için artık geçti Bor´un Pazar´ı...

YAZARIN DİĞER YAZILARI