?SOSYAL MEDYA VE SANAL ALEM?

Uğur YILDIRIM

4 yıl önce

Saygının, sevginin, hoş görünün gelişemediği beyinlerin sosyal medyada olması; ?sanal terörizmi? doğurur. ?Sosyal Medya Anarşisini? besler ve büyütür. Sosyal Medya, kötü amaçlı kullanıldığında dakikalar içinde insanları provoke ederek toplumu kutuplaştıran, karşıt gurupları harekete geçiren sinsi bir mecradır. Twitter, Faceebok, İnstagram, Tik-Tok gibi sosyal medya araçlarından bahsediyorum.

 ?Sosyal Medyanın Sanal Dünyada? toplumlar ve kültürler üzerinde ciddi tehlikelere yol açmaya müsait bir etkileşim aracı olduğu yıllardır yazılır ve anlatılır. Bende bu konu üzerinde zaman zaman makaleler yazdım, çözümler sundum. Kanunlarda boşluklar olduğunu ve önlem alınması gerektiğini paylaştım. Bu konuda öneriler sundum.

 ?Sosyal Medyaya? karşı olan biri değilim. Bu mecranın kuralları olmalı diyorum. Kullanıcılarında şuur olmalı... Her kullanıcı özgürlük sınırlarını bilmeli. Sosyal Medya Kullanıcıları, gerçek kimliğiyle bu alanda yer almalı; hesabın adresi, kime ait olduğu bilinmeli, kullanıcının açacağı hesap ilgili kamu kurumuna bildirilip izin alınmalı... Kullanıcılar sorumluluk sınırlarını bilmeli. Kullanım ihlal edildiğinde müeyyideleri olduğunu bilmeli... Örneğin ?e-devlete? bildirdikten sonra insanlar sosyal medya hesabı açabilmeli...

 ?Sosyal Medya? günümüzde dipsiz bir kuyu gibi gözüküyor... Güvenlikle ve kullanımla ilgili standartları olmadığı için, sosyal medya hesaplarında sürdürülebilir bir ahlaki anlayışta olmuyor. Kullanıcıların yurt içinden ve yurt dışından olabileceği için; bunların kötü amaçlı kullanımlarının tespitide meşakkatli bir süreç gerektiriyor...

 Yine bir annenin, kadının iffetine kastedilen bir sosyal medya terörüne şahit oluyoruz. Etik değerlerin, saygının, sevginin katledildiği, şirazenin ayarlarının bozulduğu bir ahlaksızlığa tanık oluyoruz. Sosyal Medya: Karanlık yüzlere fırsat verebilen, kime ait olduğu belli olmayan şer hesapların fitne ekmeğe zemin hazırladığı bir mecra olarak ta karşımıza çıkıyor.

 ?Sosyal Medya? İstihbarat örgütlerinin ülkeler arası ilişkilerde, liderleri ve toplumları manipüle edebilecek, toplumsal barışı, huzuru ve milli güvenliği, askeri sırları tehlikeye düşürebilecek kadar zehirli bir dünya olabiliyor.

 Oysa tarih boyunca insanlık, Türk Milletini saygısıyla, efendiliğiyle, misafirperverliğiyle, adaletiyle, milli ve manevi değerlerine olan düşkünlüğüyle tanır. Hal böyleyken sanal medyada paylaşılan yorumlar akıl alır gibi ve inanılır gibi değil. Genç nesil için sinsi bir tehlike olabiliyor.

 Hele hele trol hesaplar, gerçek olmayan sahte yüzlerle kurulan sanal arkadaşlıklar nefret ekip, anlamsız çatışmaları besleyip büyütüyor. Ocakları yıkıp, çocukları annesiz babasız bırakabiliyor. Birini taklit edip açılan dolandırıcılık hesapları gibi daha neler neler saymakla bitmez. Sanal dünyanın bot ve trol hesapları, gerçek arkadaşlıkları, dostlukları beşeri münasebetleri yaşam kalitemizi tehdit ediyor. İçi boş ve nefret kusan amaçsız paylaşımlar, toplumun sağlığını ve huzuruna kast ediyor...

 Tarih ve yüksek kültür zenginliği olan, onlarca yüzyıllık devlet geleneği olan bin yıllık medeniyetimiz, bu günlere güçlü olarak çıkmasında: İslam dini ve onun yetiştirdiği ?Münevver Şahsiyetleridir.? Sosyal medya ve onun yaşam alanı olan ?sanal dünya? önlem alınması gereken, standartlarının oluşturulması gereken, milli ve manevi kültürümüz için elzem oluşturan, hayati önem arz eden bir mecradır.

 Ne yazık ki!  Bu alandaki yıkıcı, yakıcı, nefret eken kullanımların standartları bulunmuyor. Kimsenin özgürlük anlayışı sınırsız değildir. Bunların sınırları, standartları belirlenmelidir ki sürdürülebilir olsun. Yasal düzenlemeler yapılmadıkça bu konular gündemde kalacak. Kadınlar üzülecek, insanlar arasında nefret ve hamaset devam edecek. Mağduriyetler devam edecek, güven duygusu zarar görecek...

YAZARIN DİĞER YAZILARI