?KÜRESEL ARBEDE VE COVİT-19?

Uğur YILDIRIM

4 yıl önce

- Covit-19 her alanda olduğu gibi bilhassa Dünya ekonomisinin kalbine ok gibi saplanarak finans ve üretim sistemlerini felç etti. Küreselleşme irtifa kaybederken, ülkeler arasındaki sınır çizgileri yeniden çizilmeye başlandı. Küresel rekabet hiç olmadığı kadar çetin geçecek. Dünyada yeni bir nizam kuruluyor. Bu nizam, yeni aktörlerin, nihai karar vericilerin doğumuna gebe... Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.

 - Aralık 2019´da Çin´in Wuhan şehrinde ortaya çıkıp, ?küresel salgına? dönüşen, ?Covit-19? tüm dengeleri, stratejik planları, küresel ekonomiyi, piyasaları ve ülkeler arası dengeleri güncellemeye mecbur kılıyor. Üretimin her alanında ve kaynaklara ulaşmada; Ülke ve millet olarak her alanda millileşmeyi sağlamayız.

 - 1929 Ekonomik Buhranından sonra, Dünyanın en büyük ekonomilerine, ittifaklarına diz çöktüren Covit-19 virüsünün, bir takım yıkıcı etkileri kaçınılmaz olacaktır... İnsanlığı çaresiz bırakan, fakiri zengini endişeye sevk eden, küresel sermayenin iştahına pranga vuran bu salgın ?Yeni Dünya Sisteminin? sebep ve sonuçlarını doğuruyor.

 - Aylardır Akdeniz´e petrol ve doğal gaz aramak için ekip ve ekipman gönderen ülkelerin bir çoğu finansal kriz nedeniyle şimdiden gemilerini geri çekti. Libya´daki iç savaşta Rusya´nın, Fransa´nın, BAE öncülüğünde desteklenen darbeci Hafter mevzilerini bir bir kaybederken Türkiye´nin desteklediği Sarrac hükümeti son hamleleriyle ülkedeki kontrolü iyice ele geçirdi. Ege kıyılarımıza yakın olan 12 Yunan adasında Lozan Anlaşmasının şartlarını ihlalden dolayı ciddi gelişmeler yaşanıyor.

 -?Mevcut Dünya Düzeni? çöküyor. ?Yeni Dünya Düzeni? kuruluyor. Hiç bir şey mevcut şekliyle devam edemez. Dünyanın jandarmalığına soyunan en gelişmiş ekonomisi ABD vatandaşlarının 170.000´i aşan covit ölümü, Trump Hükümetinin çaresizliğini, sağlık sisteminin iflasını ve ekonomisinin yoğun bakıma girdiğini gösterdi... Üretimde şarter indiren Çin ile, ekonomisi petrol ihracatına bağımlı olan Rusya ekonomisi petrol fiyatlarının dip yapmasıyla darboğaza girdi.

 -AB ve NATO´nun bırakın ekonomik sirenlerini, birbirine destek ittifaklarını, bu salgın döneminde kendilerine dahi faydası olmayacak kadar kırılgan bir ekonomilerinin olduğunu ifşa oldu. Birbirinin sıhhi ürünlerine ve malzemelerine el koyacak kadarda etik değerlerden ve hukuktan yoksun kaldılar. Bundan sonrada ülkelerinin ayakta kalması için yeni sömürülere ve yeni kaynaklara şiddetle ihtiyaç duyacaklar.

 -DSÖ, BM gibi Küresel örgütler, Emperyalizmin siyasi iktidarlarına boyun eğmesiyle saygınlıklarında irtifa kaybettiler. Bilimsel çalışmalara olan güven sorgulanır hale geldi. İleri teknolojinin ürünü olan gelişmiş silahlarla ve askeri alanda çıkması beklenilen 3. Dünya Harbi ?biyolojik alanda? çıktı. Anlaşılan ?Hibrit Savaşları? bunu takip edecek...

 Bu salgına farklı bir bakış açısıyla yaklaşırsak; İnsanlığı esareti altına alan Covit-19´la yaşanılanlar ilahi bir hesaplaşma olabilir mi ? Diye de insan düşünmeden geçemiyor. Hani 2014´te 3 yaşındaki Suriyeli çocuğun ailesinin yaşadığı hanenin bombardımanı sonrasında: ?Gidince Sizi Allah´a Şikayet Edeceğim? feryadındaki o korku dolu gözlerin ve iradenin çaresizlik hali, yine Egede denizde boğulup cansız bedeni sahile vuran Aylan Kurdi´nin ölümü gibi binlerce çocuğun ve insanın ahı, sessiz çığlıkları ?ilahi adaletin sahibine? ulaşması olabilir mi ?

 - Zalimin zulmüne uğrayanın, kutsal yaşam hakkı gasp edilenin, acılar içinde çektiği o ah var ya o ah ! Arş-ı Alada yankı bulur. Sahibine perdesiz ulaşır, Gayretullaha dokunur...

 -Yeryüzünde covit salgını nedeniyle 1.000.000´a yakın insan trajik bir şekilde hayatını kaybetti ve kaybetmeye devam ediyor. Covit-19 salgını, Nizamın sahibi tarafından mazlumların Arş-ı Aladaki feryatları ve imdat çığlıkları karşısında insanlığa seslenişin, ilahi adaletin sorgulanması, uyarısı olabilir mi ? Diye insanın aklına gelmiyor değil...

YAZARIN DİĞER YAZILARI